Gönderi

Hz. Ali anlatmaya başlamıştı:
"Bizler iman eden bir avuç kardeşimizle beraber daha nübüvvetin ilk günlerinde Kâbe'de namaz kılıyorduk. O anda Mekke'nin kara yüzlü adamları bize ve Allah Resulü'ne (s.a.v.) saldırdı. Kimi Allah Resulü'nü (s.a.v.) itekliyor, kimi onun cübbesini çekiyor, kimi üzerine çöreklenmiş ona (s.a.v.) vuruyordu. Biz ise elimiz kolumuz bağlı hiçbir şey yapmadan sadece onları seyrediyorduk. Bir anda baktık ki cübbesi rüzgarda savrulan ama gelişi ile etrafa izzet saçan biri bize doğru yaklaşıyor. Gelenin kim olduğunu merak etmiştik. O; yiğitçe yürüyen, naif bedeni ile o gün aslan kesilen Hz. Ebû Bekir'den başkası değildi. Koşa koşa geliyor, kendisine engel olanları bir bir deviriyor ve Kâbe'nin duvarlarında yankılanan şu sözü haykırıyordu: "Etaktulûne racülen en yekûle Rabbi Allah/ Bir adamı sadece 'Rabbim Allah'tır.' dediği için mi öldüreceksiniz?"
·
160 görüntüleme
Sevgi Kurtuluş.. okurunun profil resmi
Bu sefer o kara yüzlü adamlar Efendimiz'i (s.a.v.) bırakıyor, Hz. Ebû Bekir'i ortalarına alıyorlardı ve başlıyorlardı onu dövmeye...Yumruklar, tekmeler, hakaretler havada uçuşuyordu... https://1000kitap.com/kitap/kitap--365433
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.