Gönderi

Salih onun ne olduğunu Nihan’la birlikte anladı. Bazı biraları ve si- garaları, adını ilk defa duyup merakla denemeye yeltendiği bir içkiyi içerken, çok güzel bir İbranice şarkıyı ilk kez dinlerken, dünyanın içinde yaşamadığı fakat içinden geçtiği başka bir yerinde insanlar anlamadığı dillerde konuşarak etrafında yürüdüğünde, yabancı bir sokakta onda yeniden bakmak isteği yaratacak kadar güzel bir mekânı, dar bir tekyönlü yolu, bir kahve dükkânını fark ettiğinde, rüyalara benzeyen filmler, filmlere benzeyen rüyalar gördüğünde, hakkıyla –yani hem hâlâ yaş hem de iyi pişmiş– yumurta yapmayı becerdiğinde, insanda dokunma isteği uyandıran bir nesne onu bir vitrinden bir dükkânın içine çektiğinde, ilk kez katedilen bir yolun ne kadar yorgun ya da uykulu olsa da kişiyi onun bütün tepelerini, kavislerini, virajlarını, yeniliklerini görmek için gözlerini açmaya zorlayan cazibesinde, yeşilin zerre çiğ olmayan yepyeni bir tonuna rast geldiğinde, tanımadığı dinlerin tapınaklarında ve denizden çıkmış şeyler ve peynir zeytinle düzenlenmiş her sofrada O olmadı- ğında zamanın ne olduğunu anlıyor. Salih burada. Hususi bir anın içinde. Burası zamanın billurlaştığı yer. Çünkü Nihan burada yok.
Sayfa 74
·
37 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.