Gönderi

7 Mart- Olaylarla dolu bir gün. Dulgerler sokağında bir sıraya oturmuş dinleniyordum. Yanımda iki efendi sohbet ediyorlardı: Çok iri yarı, ak sakallı bir Türk; fesinin üzerine kar gibi bir tülbent sarmış (öyle ki fesin sadece pembe tepesi gözüküyor), şalvar ve yeşil yelek giyip beline kıpkırmızı bir kusak dolamış. Digeri daha genç, mavi şalvar ve leylak rengi yelek giymiş. Onlerinde yuvarlak, kocaman bir sini. Açık renk küçük käseler ters çevrilip kapatılmış. Sıranın arkasında kırmızı bakırdan koca bir tencere ters donmus duruyor. Esnaf bütün çorbasını satmış, dinleniyor. Ellerini dizlerinin üstünde kavuşturmuş. Komşum geniş el kol hareketleri yapıp konuşmasını destekliyor. Kıyafetler, hareketler baş döndürücü. Ortaçağ. Planyalar ıslık çalıyor, testereler gıcırdıyor, yay veya daire biçiminde bükülen hala sıcak planşetler boğuk boğuk çınlıyor. Yalazlar kıvranıyor (odun yakıyorlar).
·
79 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.