Gönderi

172 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
İyilik, kötülük ve irade üzerine
Yazar, Pavlov'un köpeği psikolojik deneyine (klasik koşullanma) dayanarak bir hikâye oluşturuyor. İyilik ve kötülük kavramları üzerinde bolca duruyor. Alex, iradesi doğrultusunda kitabın başında kötü diyeceğimiz davranışlarda bulunuyor. Kısaca ilerleyen süreçlerde elinden alınan kötüyü seçme yeteneği ile 'iyi' olmaya zorlanıyor. Peki kişinin iradesi dışında oluşturulan iyiliğe gerçekten 'iyi' diyebilir miyiz? Kitap da tamamen bu felsefe üzerinden ilerliyor. Kişi kötülüğü eyleme dökemediği takdirde iyi bir insan olabilir mi? Zihinsel olarak kötülüğü arzulasa bile... Bu deney toplumun huzuru için görünürde her ne kadar doğru olsa da bence ahlaki açıdan sakıncalıdır. Ki kitapta bu görüşü karşılayan karakterler de var. Birey, kötüyü özgür iradesi ile seçmediği ölçüde iyidir. Ve bu ancak bireylerin tercihlerine bırakılmalıdır. Her ne kadar kötü davranışlar bize zarar verse de birey yalnızca iyiye yönlendirilebilir zorunlu kılınamaz aksi takdirde insan olmaktan çıkar. Kitabı okurken fark ettim ki bulunduğumuz dönemin kitle iletişim araçları ile de başkalarının iyi bulduğu şeyler çok fazla empoze ediliyor bizlere. Peki biz iyi olduğunu düşündüğümüz şeyler konusunda ne kadar özgürüz? Yoksa hepimiz birer otomatik portakal mı olduk. #203744439 kısaca bu alıntı bence kitabın en can alıcı ve özet niteliğinde olan kısmı.
1984
1984
dışında okuduğum en iyi distopik romandı. İyi okumalar dilerim.
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200992,6bin okunma
·
154 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.