Selanik'teyiz... Çarşıdan öteberi almış, eve dönüyorum. Olimpos'un önünden geçerken baktım Mustafa Kemal, telaşlı telaşlı camı vuruyor:
- Nereye böyle Salih?.
- Eve gidiyorum.
- Otur canım. Ben de birazdan çıkacağım. Beraber gideriz.
Oturdum. Fakat Mustafa Kemal, arkadaşlarıyla sohbeti bitirinceye kadar vakit epeyce gecikmişti.
- Otur biraz daha... Otur biraz daha...
Derken zamanı unutmuşuz. Dışarı çıkınca:
- Yahu! Bu güzel havada eve gidilir mi?.. demez mi?..
- Eve gidilmez de nereye gidilir?..
- Beyaz kule bahçesine...
Bahçeden çıktığımız zaman şafak sökmekte idi!
-Salih Bozok