Gönderi

"Bizim gibi öznelerin, nesnel olan dünyayı gör­mesini ve anlamasını mümkün kılan anlam yapısıdır." !? Örneğin bugün öğleden sonra dağda bir evi görmeye gittim. İlk başta de­yin ki, bazı arkadaşlarımın yaz için kiralayacağı bir yer arı­yorum. Eve yaklaştığımda, evin sağlam olup olmadığım, iyi yapılıp yapılmadığını, yeterince güneş alıp almadığını ve bana “barınak”ı çağrıştıran diğer şeyleri sorgulayacağım. Ya da deyin ki, emlak vurguncusuyum: O zaman gözüme çarpanlar, evin onarımının ne kadar kolay olacağı, ona öde­yeceğimden daha cazip bir kazanç getirip getirmeyeceği ve bana “kâr”ı çağrıştıran şeyler olacaktır. Veya diyelim ki, arkadaşlarımın evini ziyaret ediyorum: O zaman onu “ko­nukseverlik” olarak gören gözlerle ona -akşamüstü soh­betimizi daha keyifli hale getirecek açık verandası ve şez­longlarına- bakacağım. Ya da bu, evimdeki partide beni küçük gören arkadaşlarımın kokteyl partisiyse, kendimi birilerinin benim kulübemi onlarınkine tercih ettiğine dair göstergelerini ve insanların o meşhur tiksindirici kıskanç­lıklarının “sosyal durum”unun diğer yönlerini görür bulu­rum. Veya, son olarak, bu akşamüstü suluboya malzeme­lerimle donanmış, karalama yapmaya koyulmuşsam, evin dağ kenarına nasıl tutunduğunu, yukarıdaki tepelere uza­nan, aşağıdaki vadileri süpüren çatının çizgi yapısını ve as­lında bu harap, yıkık dökük evi, bana verdiği sanatsal ola­sılıklar için tercih ettiğimi şimdi bile göreceğim. Bu beş örneğin her birinde, uyaranı yaratan aynı evdir ve ona tepki veren ben, aynı insanım. Fakat her bir durum­ da, ev ve deneyim tamamen farklı anlamdadırlar. Fakat bu, amaçlılığın sadece bir yönüdür. Diğer yönü, bir nesneden geldiğidir. Amaçlılık bu ikisinin arasındaki köprüdür. Bizim gibi öznelerin, nesnel olan dünyayı gör­mesini ve anlamasını mümkün kılan anlam yapısıdır. Amaçlılıkta, özne ve nesne ikileşimi kısmen giderilmiştir.
Sayfa 279 - Okyanus YayınlarıKitabı okudu
·
251 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.