Gönderi

İlk kütüphaneler bu bakımdan numuneliktir. En fazla on Kitabımız olur ama hepsini neredeyse ezbere biliriz. Zamanla her nasılsa bu bütünlük kaybolur: Raflarda belirsiz ciltlerin sayısı giderek artar ve sık sık başa geldiği üzere kendimizi koleksiyonculuğa kaptırırız, bu tedavisi olmayan müthiş hastalık bizi ilk ya da nadir baskıları, hatta sırf kapak tasarımı, yazı karakteri ya da boyutu hoşumuza giden kitapları istiflemeye kadar götürür.
·
143 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.