Bunun üzerine, derin bir hayal kırıklığına dü şerek Haşim'e sormuştuk:
« - Canım, Çanakkale'de gördükterin yalnız bundan mı ibaret?» « - Yok, demişti, bir de düşman bombardımanlarının havada bir patiska çarşafın yırtılışını andıran sesleri vardı.» Ve gözlerinin ucuyla gülümseyerek ilave etmişti. «Benden bir kahramanlık neşidesi mi bekliyordunuz ? Onu da her şey olup bittikten sonra izzet ve ikram ile Çanakkale'ye davet edilen şairlerden dinlersiniz. Şimdi, burada sizinle konuşan sadece ihtiyat zabiti Haşim Efen di'dir.»