Gönderi

Bazen çaresizliğin marşıdır "AĞLATAN QAFE"
Bir varmış, bir yokmuş... Elbruz'un yamacında her yerden uzak, her yerden çok farklı, çok az kişinin bildiği küçük bir çerkes köyü varmış. Bu çerkes köyünde beyaz tenli, sırma saçlı, güzel gözlü Janset adında bir genç kız yaşarmış... Günlerden bir gün Janset ve ailesi komşu köye düğüne davet edilmiş. Öyle bir düğünmüş ki bu Kafkasya'nın en güzel kızları en yiğit erkekleri davet edilmiş sadece. İşte ilk orada görmüş Şamil Janset'i ve Janset de Şamil'i... Şamil, o gece en güzel şarkılarını çalmış akordiyonu ile. Bütün bir gece... Hiç yorulmadan... Ve düğün bitmiş. Janset Şamil'e bakmış, Şamil Janset'e... Uzaktan sevmişler birbirlerini... Yada Şamil öyle zannetmiş... Şamil düğünden sonra hep Janset'i aramış. Bütün Kafkasya köylerinde... En sonunda Elbruz'un yamacında her yerden çok uzak, her yerden çok farklı, çok az kişinin bildiği küçük bir köyde rastlamış ona... Evine kadar takip etmiş kimsenin haberi olmadan... Sonunda Janset eski ve yıpranmış bir kapıdan girmiş içeri... Şamil koymuş aklına orada ve o gece isteyecektir sevdiği kızı... Akşam olunca gitmiş sevdiği kızın evine, kapıyı çalmış... Kapıyı açan güzel kız sendelemiş onu görünce... Belki de korkmuş, bilinmez... Şamil kendinden emin adımlarla girmiş içeri ve istemiş sevdiği kızı babasından... Babası cevap vermiş ardından... O an zaman durmuş, gece bir daha kararmış... Ve yeryüzünde çalan bütün akordiyonlar susmuş... Çünkü 'Hayır' demiş kızın babası... Akordiyoncuya verecek kızı yokmuş onun.. Şamil dönmüş arkasını, yine emin adımlarla yürürken durmuş kapının önünde... Bakmış sevdiğinin yüzüne son defa... O her şeyi ve herkesi alırken karşısına onun uğuruna... Janset gözlerini kaçırmış Şamil'in gözlerinden... Şamil nereye gittiğini bilmeden binmiş atına ve karanlığa doğru yol almış... Aylar sonra Kafkasya'nın en zengin düğününde akordiyon çalması için davet edilmiş Şamil... Öyle bir düğün ki dillere destan... Şamil çalarken en güzel ezgileri, birden gelin ve damat girmiş düğün meydanına... İşte o an ay tutulmuş Kafkasya'da, yapraklar kurumuş, sanki dünya durmuş... Çünkü sevdiği kızı görmüş... Hem çok yakın hem de çok uzak gibiymiş... Görüyor ama yetişemiyormuş... Sanki elinden akıp giden bir avuç su yada uçup giden bir nefes duman... Aslında sevdiği sandığıymış o anda gelin olan... Bu defa gözlerini Şamil kaçırmış... Belki bir anlık sessizllik, bir yaralı haykırış... Ve ardından 'Ağlatan Qafe' ilk defa o gece, Janset'in düğününde çalınmış... youtu.be/tVWOBcG62HY
··
920 görüntüleme
Yahya Saygan okurunun profil resmi
@Stulay Ne güzel...🙏🏻 Bizden olan her şey çok anlamlı ve dokunaklı. Değerlerimiz... İzninizle şu cümleyi kuracağım; "Değer bizden ise bize değer, gerisi sırtımıza vurulmuş eyer."
gaalln okurunun profil resmi
👏🏻👏🏻👏🏻👌👌👌
1 sonraki yanıtı göster
Şeyma R.GZN... okurunun profil resmi
Adige olduğunuzu öğrenmekten memnun oldum :) bende Adigeyim ❤️🌷😘
gaalln okurunun profil resmi
Anne tarafından 😊💞🌼
2 sonraki yanıtı göster
Yahya Saygan okurunun profil resmi
Parça da, hikayesi de çok güzel 👌
Piraye okurunun profil resmi
Çok ağladığım ve ağlayarak yazdığım şiirlerimde de fon müziği olarak kullandığım bir haykırıştır Qufe. Ve kesinlikle çaresizliğin marşıdır Qafe.
gaalln okurunun profil resmi
Karşılıksız aşkın sesıdır quafe 💞
İLYADA YAVAŞ ADAM okurunun profil resmi
Her sevdiğimiz, her istediğimizi çok kolay elde etseydik, bu hayatın tadı çıkarmıydı sizce.
gaalln okurunun profil resmi
Çıkardı yaa :))
Reyhan okurunun profil resmi
Aşırı severim ❤️
gaalln okurunun profil resmi
Bende dans ederım :) bir yanımın adige oldugu beli olsun 🙈❤️🥰
2 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Rubin okurunun profil resmi
Güzel bir anektod ve parçası için teşekkür ederiz.❣️
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.