Hani yaralayan dertleri anlatmak kolay olmaz ya, o yüzden anlatmaya başlayana kadar lafı dolandırır dururuz. İşte bu kitaba gelene kadar Proust’un (aşırılığı sevmesi ve süründürmeye meyilli olması sebepleri de etkili olsa da)lafı bunca uzatmasının sebebinin bu olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu sadete geldiği, adeta içini döktüğü kitap olmuş. Ve o yüzden de çok güzel olmuş. Duygusal ağırlığı en fazla olan kitaptı bence. Pek çok cümleyi ağır çekimde, iki üç defa okudum. Sosyete elini çekince kitap ne şahane oluyormuş meğer. Valla ben onları o kadar sevmiyorum ki en sonda aldığımız iki evlilik haberi hiç ilgimi çekmedi. Sonuç olarak bu kitaba hiç lafım yok Proust. Senden istediğim tam olarak buydu ve bunu da artık beklentim yok dediğim anda verdin ya ne diyeyim .Ha bir de nefret ettiğim 3. cilt serinin en kalın kitabıyken bu çok severek okuduğum 6.cildin en ince kitap olduğunun altını çizmezsem olmaz. Gıcıksın vesselam.Şu an son kitaba geçmişken daha çok başında olsam da içimden bir ses benim için 6.kitabın serinin yıldızı olacağını söylüyor.

Albertine KayıpMarcel Proust · Yapı Kredi Yayınları · 20202,219 okunma

·

12 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Betül