Gönderi

Osmanlı'ya çağdaş eğitimi Türk ordusu getirmiştir.
Ordu, konumu gereği, geri kalmış ülkelerde genellikle çağdaş teknolojiye ve düzenli bir örgütlenmeye ilk açılan kurum olmaktadır. Osmanlı ordu­su bunun en belirgin örneklerinden birisini oluşturmuştur. Ordu çağdaş eğitimden, bilimden ve teknolojiden hızla ya­rarlanamazsa, devletin varlığını sürdürmesi zorlaşmıştır. Bu nedenledir ki çağdaş mühendislik, tıp, veterinerlik eğitimini Osmanlı toplumuna ilk kez askerler getirdiler. Bunun gere­ği olarak yabancı dil eğitimi de askerler aracılığıyla toplumagirdi. Mehter takımının yerine askeri bando kurulurken, çok sesli Batı müziği de gündemde yerini almış oldu. İlk Osmanlı ressamlarının tümüne yakını, Batı Avrupa' da haritacılık öğre­nimi gören subaylar ve bu arada paşalardı. Birinci ve İkinci Meşrutiyet hareketlerindeki itici güç, işte bu, toplumun ilerisinde olan ordu idi. Eğer çağına açıl­mış bir ordu bulunmasaydı, önce Abdülaziz'i, daha sonra Abdülhamit'i anayasal yönetime zorlayabilecek bir siyasal­ toplumsal güç yoktu. Böylece Türk ordusu, toplumda sadece yeniliklerin değil, toplumsal hakların ve siyasal özgürlüklerin de öncüsü ve güvencesi gibi görünmüştür.
Sayfa 340Kitabı okudu
·
26 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.