Gönderi

"Neden diyordum, neden, neden, neden? İlgiye susamış, ilgisizlikten çatlamış kurak bir toprak gibi istiyordum ki, bir sürü çünküler yağsın üstüme. Bir saat, iki saat." "Keşki konuşabilseydim. Bilip be­cerip hasretini çektiğin sözleri söyleyebilseydim." "Bilmem" dedin. "Sormayın bana böyle şeyler, beceremem, toparlayamam" dedin. Ne sevmiştim alçakgönüllülüğünü. Son­ra durdun, durdun tek bir cümle söyledin ki her şeye değerdi. Sade, berrak, derin. "Bu tablo güftesiz bir şarkı gibi güzel" de­din. Felsefemi beş kelimede özetlemiştin. (...) İşte o anda anladım ki, sen beklediğim sendin." "Ben de." "İşte o anda anladım ki, biz, birbirimizi bulmak için yaratılmışız, bulamadığımız için de eksikmişiz. (...) Ve sonra böylece bütünleştik."
·
10 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.