Hacı Talip Çiftlik ve İstasyonu'nun, başka müstahkem yerlerin Milli
Kuvvetlerimizce zaptedilmesi, Tarsus'un tamamıyla kuşatılması üzerine düşman kuvvetleri 20 Temmuz, 1920'de Hacı Talip İstasyonu tarafına yönelmiştir. "Savaşın en kızgın bir zamanında, esasen müfreze erlerinde matara mevcud olmadığından, erlerin ağızları kurumuş, fena halde susamışlardı. Bu sırada bir kadının, 'Vardım yiğitler, dayarım
kardeşlerim, su getirdim size!' diye, bindiği merkebin üzerine iki testi su ile dereden faydalanarak geldiği görüldü. Bu kadın, bütün müfrezenin tanıdığı, Köle Musalı köyünden Hacı Cebbar'ın kızı Gülsüm Bacı idi. Susayan erler kana-kana su içtiler. Bu arada Gülsüm Bacı, düşmana atmak
üzere bir erden silâhını istemiş, erin, 'Var git bacım, bizim yabana atılacak kurşunumuz yok!' diye terslemesi üzerine, olayı seyreden Müfreze Kumandam, ere, silahını vermesini işaret etmiş, silahı alan Gülsüm Bacı, düşmana doğru iki ile silah attıktan sonra, 'Artık ölsem de gam yemem!'
diyerek, vazifesini başarmış olmanın huzuru ile merkebine binerek köyüne gitmiştir.