Gönderi

Kürtler de muhtemelen asıl kurucu kök olarak anayurdu bu bölge olan, Türklerle aynı kaynaktan gelen yerli bir topluluğa dayanırlar. Romen uluslaşmasına paralel bir süreç izlemişlerdir. Van gölünün güneydoğusuna düşen, İran, Irak ve Türkiye sınırlarının kesiştiği bölge tarih boyunca bu sürecin işleyeceği uygun ortamı sağlamıştır. Burada, kimlik olarak etraftaki büyük etnoslardan hiçbirine ait olmayan topluluklar, kendi aralarından çıkan ve zamanla baskın hale gelen Kürtlük etrafında bir kimlik geliştirmeye başlamışlardır. Bunların dilinin Farsça etkisinde gelişeceği aşikârdır. Ancak kesinlikle bir Fars lehçesi haline gelmemiş, Ural-Altay dillerinde gördüğümüz kimi özellikleri bünyesinde barındıran, özgün bir dil biçimini almıştır. İran'ın Müslüman Araplarca yıkılması, erken bir tarihte İslam'ı kabul eden Kürtler için çoğalmak bakımından rahat bir ortam sağlamış, Anadolu'nun Türklerce fethi ise Kürtlerin aynı zamanda batıya doğru yayılmasını sağlamıştır.
Sayfa 123 - ÖtükenKitabı okudu
11 görüntüleme
Nuri Tuğ okurunun profil resmi
Öne Çıkan Yorum
Not: Türklük Hazar'ın kuzeyinde bir yerlerde oluşmuştur. Türklere kaynak teşkil eden Ortadoğu'nun bitişken dilli halkları Türk sayılamazlar. Zira Macarlardan Bulgarlara, hatta Kürtlere kadar birçok ulusun oluşmasına bu bitişken dilli halklar kaynaklık etmiştir. Her biri jeopolitik şartlar altında farklı bir etnik oluşum süreci yaşamıştır.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.