Gönderi

Halil tekrar konuştu, "Bir suçlu başka bir suçlu tarafından yargılanmaz, tıpkı bir Tanrı tanımazın günahkârların önünde kendini savunmayacağı gibi." Ve Halil izleyenlere dönüp dedi ki, "Kardeşlerim, tarlalarınızın efendisi dediğiniz bu adam ve uzun zamandır kendinizi teslim ettiğiniz bu adam beni yargılamak üzere atalarınızın mezarlarının üzerine yaptığı bu binaya getirdi. Sizin inancınızdan dolayı kilisenizin papazı olan bu adam beni yargılamak, aşağılamak ve acılarımı arttırmak için geldi. Her yerden hepiniz buraya bir acele benim acı çekişimi ve merhamet dilenmemi izlemek için geldiniz. Evlerinizi eli kolu bağlı bu kardeşinizi ve oğlunuzu seyretmek için terk ettiniz. Ben manastırdan kovulan suçlu ve kâfirim. Fırtına beni sizin köyünüze getirdi. İsyanımı dinleyin, bana acımayın ama adil olun çünkü merhamet suçluya verilir, ama adalet bir masumun ihtiyacı olan şeydir. "Şimdi sizi jüri olarak seçiyorum, çünkü insanların isteği Tanrı’nın isteğidir. Kalplerinizi uyandırın ve dikkatlice dinleyin, sonra beni vicdanınızın sesine göre dava edin. Size benim imansız olduğum söylendi ama ne suç ya da günah işlediğim söylenmedi. Beni hırsız gibi bağlanmış gördünüz, ama benim suçlarımı duymadınız çünkü bu mahkemede yanlışlar ortaya çıkarılmaz ama cezalar gümbür gümbür gelir.
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.