Gönderi

172 syf.
9/10 puan verdi
·
29 saatte okudu
Kitap oldukça rahatsız edici. Birçok eserde kendiliğinden gerçekleşiveren ana karakterle empati kurma hali kitabın çok büyük bir bölümünde (bazı okurlar içinse hiçbir yerinde) mümkün olmuyor. Alex’i anlayabilmek için ahlak pencerenizin dışına çıkmanız gerekiyor çünkü o her türlü şiddetin tutkunu. Kitap, okuru iyilik-kötülük ve özgür irade kavramlarıyla ilgili birçok sorgulamaya itiyor. İnsanın ahlaki seçimler yapabilecek bir varlık olması mı daha iyidir, iyilik yapan bir makine olması mı? Alex yaptıklarını iyilik olarak nitelendirseydi ona kötü diyebilir miydik? Peki seçim yapıyor muydu? Yoksa her seferinde kötülüğe programlanmış bir makine miydi? Alex şiddete olan tutkusuna kavuşabilmeyi iyileşmek olarak görüyor. Yani kendisi olabilmeyi. Kodlandığı gibi davranması onu, iyi olarak kodlandığı için kötülük yapmayan birinden daha mı kötü kılar? Esasında kötülük dediğimiz tam olarak nedir? Alex’in hikayesini kendine yontmaya çalışan bütün o “mühim lavukların” Alex’ten daha iyi olduğunu kim söyleyebilir? Bomboş şiddet kitabı diye öfkeyle okurken üzerinde en çok düşündüğüm kitaplardan biri oldu. Filmini izlemeden önce okumuş olmayı dilerdim. “Şiddetle” okumanızı tavsiye ediyorum. Yanınızda portakalınızı eksik etmeyin. Son olarak, siz nasıl bir insansınız? Olduğunuz kişiyi ve yaptıklarınızı ne ölçüde siz seçiyorsunuz? ---SPOILER--- Ve bok püsür… ---SPOILER---
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200992,6bin okunma
·
12 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.