Gönderi

Tıpkı suyun akışkan olması gibi, kadın da özü gereği değişkendir ve hiçbir insani güç doğal bir hakikati inkâr edemez. Bütün edebiyat yapıtlarında, Bin Bir Gece Masalları ve Décameron'da, kadının kurnazlıklarının erkeğin ihtiyatına galebe çaldığını görürüz. Buna karşılık erkeğin gardiyan olmasının tek sebebi kendi bireysel istenci değildir. Onu baba, ağabey, koca olarak karısının davranışından sorumlu kılan toplumdur. Ekonomik ve dinsel nedenlerle kadına iffetlilik dayatılır, çünkü her yurttaşın kendi babasının oğlu olduğu doğrulanmalıdır. Ama kadını toplumun ona layık gördüğü role tam olarak uymaya mecbur bırakmak da çok önemlidir. Erkeğin öne sürdüğü ikili gereklilik kadını ikiyüzlülüğe yargılı kılar. O, kadının hem kendisinin olmasını hem de kendine yabancı kalmasını istemektedir; onu aynı anda hem hizmetkâr hem de büyücü olarak düşler. Ama kamusal olarak bu arzulardan yalnızca ilkini üstlenir; diğeri yüreğinin ve teninin derinliklerinde gizlediği sinsi, toplumu ve ahlakı tanımayan bir taleptir.
Sayfa 221 - Koç Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.