Gönderi

II. Abdülhamit dönemine kadar klasik bir anlayış vardır: bir devletin en önemli zenginlik kaynağı, sahip olduğu nüfusun sayısal çokluğu ile orantılıdır. II. Abdülhamit, Türk ve Müslü­man olmayanları Osmanlı sınırları içine kabul etmemeye baş­lar: ''Devletimiz sınırları dahilinde ancak kendi milletimizden olanları ve bizimle aynı dini inançları paylaşanları kabul edebi­liriz. Rumeli'nde ve bilhassa Anadolu' da Türk unsurunu kuv­vetlendirmek ve her şeyden evvel içimizdeki Kürtleri yoğurup kendimize mal etmek şarttır." Aslında bir milis gücü olarak değerlendirilebilecek bu tedbirler sayesinde Dersim, Suriye ve Filistin gibi asayişin bozuk olduğu yerlerde devlete bağlı un­surlar artırılmak istenir. (Dündar, 2007: 51-52)
Sayfa 49 - Cumhuriyet Öncesi Dönemde DersimKitabı okuyor
·
785 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.