Gönderi

60’lardan sonra Türkiye
Batılılaşmak, Batı irfanıyla ile kaynaşmaksa, Batılılaşmamıştık. Batı medeniyeti liberalizme dayanıyordu, liberalizm sanayileşen Avrupa’nın, başka bir deyişle burjuvazinin dünya görüşüydü. Bizde ne sanayi vardı, ne burjuvazi. Avrupa’nın “Batılılaşınız” teklifi tek anlam taşıyordu: “ kapitalizme teslim olunuz”. Bürokratlarımız Batılaşmaktan çok, Batılılaşmış görünmek istiyordu. Avrupa’yı tanımıyorduk ama kendimizi de unutmuştuk. Korkuyorduk düşünceden. Zirvelerde dolaşmamız yasaktı. Batı’yı batı yapan düşünce fatihlerinin yalnız ismini biliyorduk. Ne Locke çevrilmişti dilimize, ne Hobbes, ne Darwin. Hegel, ışığı bize kadar gelmeyen bir yıldızdı. Marx, mavi sakalın kırkıncı odası.
Sayfa 229
·
67 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.