Gönderi

Bakın Nazım Hikmet, Süleymaniye'yi nasıl anlatıyor: "Açılan öğle güneşinin altında, Sinan'ın Süleymaniye'si bulutlara yaslanmış bir dağ gibiydi... Süleymaniye benim için Türk halk dehasının, şeriat ve softa karanlığından kurtulmuş, hesaba, maddeye, hesapla maddenin ahengine dayanan en muazzam verimlerinden biridir. Sinan'ın evi, maddenin ve aydınlığın mabedidir. Ben ne zaman Sinan'ın Süleymaniye'sini hatırlasam, Türk emekçisinin yaratıcılığına olan inancım artar. Feraha çıkarım." Bir mimari şaheser, her şeyden önce ve her şeyden sonra, fiziğin ve geometrinin güzelliğe bürünmüş halidir. Mimariden müziğe hangi sanat dalı olursa olsun, eser nasıl bir esinle yaratılırsa yaratılsın ya da seslendirilsin, yapıt esini aşar ve bambaşka kanallara uzanabilir.
Sayfa 91 - 1. Basım: Aralık 2023 - Sia Kitap
·
34 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.