Yapısöküm
Bazen sitedeki genç arkadaşlar hayli komik şeyler yapıyor. Ben de sizle paylaşayım istedim. Şöyle gelişti konu. Bu aralar yapısökümüne sardım. Matrak iş, hani hoşuma da gitmiyor değil. Metinleri derinlemesine okuyup üstad Derrida'yı yadediyorum. Mesela bir örnek, https://1000kitap.com/HevalOkumalisin kardeşimizin
Kelile ve Dimne, Beydeba (Sayfa 142)Kelile ve Dimne, Beydeba 'den
<<<<<Adalet!
"Kendine yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapma " denilmiştir. Çünkü adalet bundadır. Tanrı rızası ve insanların hoşnut oluşu da yalnızca adalettedir>>>>> paylaşımına
<<<<<Bu söz ancak başkası diye tanımlanan bize benziyorsa mantıklı olabilir. Yani burada bir kabul var, o da, başkası da tıpkı benim hoşlandığım şeylerden hoşlanıp hoşlanmadığım şeylerden hoşlanmıyor, gibi bir mantığa çıkması. Hatalı olma olasılığı var. Önermenin peşinden gidip direkt yapmak-yapmamak yerine, muhatabına ne istediğini sormak daha doğru olmaz mı? Yine de güzel bir öneri.>>>>> yazmak gibi.
Ya da, Emrah Serbes vakası için,
<<<<< Metin T. 
Metin T. · 29 Eyl 10:50
Bana göre ES'nin yaptıkları affedilir gibi değil. Tam tersine, vicdanın kırıntısı yok. Olayı şova çevirip yeni bir "Truman Show" yaratmaya çalışması çok mide bulandırıcı. Bir insan bu kadar mı alçalabilirdi?! İtiraf falan da yok, eğer olayı başından itibaren tekrar okuyup birleştirirseniz, vıcık vıcık bir bataklık görürsünüz.>>>>> yazmak gibi.
Emrah Serbes vakasını paylaştıktan sonra bir genç okur " Metin T. Truman Show benzetmesini araklamışsın, kaynak vermeden paylaşmışsın," diye bir mesaj attı. Cevap yazmamak ayıp kaçardı, ben de "Truman Show'u araklamanın imkanı yok. Ama benzetmeyi benim yaptığıma emin olabilirsin. Demek ki başka birisi daha yapmış. Temin ederim ki, hiçbir yerde görmedim. Görsem yazardım billahi. İkimiz de aynı benzetmeyi yapmış da olabiliriz." diye yazdım.
Tatmin olmamış genç dostumuz. Bir link atmış. Link şu "serbestiyet.com/yazarlar/tuncer... Sonra da "Buradan araklamışsın. Ayıp değil mi, kocaman adamsın. Bu devirde böyle şeyleri gizleyemeyeceğini de öğrenememişsin. Bilgisayar özürlü." diye yazmış.
Yolladığı linki açtım. Hakkaten de makalenin sahibi de aynı olaya aynı benzetmeyi yapmış. Yani genç okur haklıydı. Zira ihtimal vardı ama çok zordu. İllaki birimizin diğerinden alma olasılığı daha fazlaydı. Sonra dikkat ettim. Ben, 29 Eylül, sabah saat 10:50'de yazmışım. Makale sahibi Tuncer Köseoğlu, 29 Eylül, saat 14:57'de indirmiş siteye.
Bu cevabı yazdım kendisine fakat benim cevap da yok oldu sonra, onun mesajı da. Galiba "adı-sanı bir garip", aklımda kalmayan tuhaf isimli okur kaydını silmiş.
Anladım, hadi bir yanlış anlama olmuş, peki be kardeşim neden kaçtın? Gençlik cesareti bu mu şimdi? Yanlış yapmışım Metin Amca ya da Metin Abi, olmadı, aynı tarzı sürdürüp, kusura bakma be moruk, demek bu kadar mı zordu. Gerçi sussan da olurdu. Bu kaçış neden? Bil ki benden değil, kendinden kaçtın. İnsan kendinden kaçamaz ki. Ancak kendini aldatır.
Paylaşayım istedim. Belki sizler de bu yapısöküm belasına bulaşırsınız :)))
·
9 görüntüleme
Bahsettiğin kişinin kullanıcı ismini hatırlıyor olsaydın akıbeti ne olmuş ortaya çıkarırdık :) Bu tarz olaylar ne hikmetse zaman zaman sitede oluyor, amaç dikkat çekmek mi diye de düşünmeden edemiyorum bazen.
Ben sataşmalar karşısında "söz gümüşse sükut altındır" sözünü ilke edindim artık. Kendileri yazıyor kendileri okuyor bende onların tabiri ile kötü bir okur kötü bir moderatör oluyorum :):):) İsteyen istediğini düşünsün, beni bilen bilir, bilmek isteyende zaten çamur atmak yerine insan gibi yazıp öğreneceğini öğrenir.
Bu arada Metin abi bu kadar zarif bir şekilde ifade eden bir erkek daha görmedim daha önce :)
Hocam ben sizin kadar kibar ve naif bir insan daha vallahi görmedim. Nasıl böyle olunur biraz bahsedebilir misiniz?
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.