Nabizade Nazım‘ın 1894 yılında yayınlanan Zehra adlı romanı, edebiyatımızda ilk naturalist ve tezli romandır. Aynı zamanda ilk psikolojik roman denemesidir. Zehra’nın teması kıskançlıktır. Çevrenin ve kalıtımın romanın başkişisinin kaderi üzerinde etkili olduğu tezi tarafsız bir gözle anlatılır. Mekân olarak İstanbul kullanılmıştır. Zaman Batı’yla tanıştığımız yıllardır. Romanın dili yabancı sözcüklerle yüklüdür ve betimlemelerle süslüdür.
Türk edebiyatında Nabizade Nazım, ilk köy romanı olan “Karabibik“ten altı yıl sonra yayınladığı “Zehra” romanı ile Tanzimat romancılığımızın gerçekçiliğinde etkin bir aşamayı vurgular.
Bilinçli realizm ve natüralizm akımını uygulamaya çalışır. Namık Kemal romantizminden uzaklaşma çabasını başarıyla sürdürür. Tazimat Edebiyatı ile Servet-i Fünun Edebiyatı arasındaki Türk aile yaşamının günlük izlenimlerini, İstanbul Beyoğlu serüvenlerini, günden güne sefalete sürüklenen bir insanin psikolojik dünyasını Suphi’yle birlikte yaşarız.
Kaynak: Edebiyat org.