Bu kitabı beş sene önce şans eseri stajyerlik yaptığım fabrikadaki kitaplıkta bulmuştum, akşamları yolda vakit geçirmek için bir kitap arıyordum. Kapağını beğenmediğim için (ismi de gül ile, aslında çok ilgimi çekememişti ilk tanışmamızda) kitaba karşı önyargılı olarak başladım. Ama çok dilde çevirisi olan bir kitap olduğunu okuduğumda içinde bir şeyler bulabileceğimi düşündüm. Ve hikaye beni sardı, kısa sürede okudum ve çok fazla sevdim. Kişinin kendi içine yolculuğu anlatıyor, bir başkasını anlamaya - onu bulmaya çalışırken kendimizi bulmamızı anlatıyor. Benim hayatımda önemli bir yeri vardır bu nedenle. Her kitap mutlaka birine göre özeldir aslında, her kitap güzeldir. Çok tatlı, çok akıcı bir dili var, çok keyif alacaksınız. Gerçekten bizim ülkemizde göremediği değeri yurtdışında fazlasıyla gören ve bu değeri hak eden bir kitap. Sonradan öğrendim ki devam kitabı da varmış, bir an evvel alıp aynı tadı bulmayı umuyorum. İyi okumalar.