Gece’de direnmişti metin. Okur, tamamlamak adına tuğla ekledikçe alttaki tuğlaları sarsılan bir inşaat veya bir ayağına çivi çaktıkça diğer ayağındaki çivinin gevşediği masa gibi asla nihayete ermeyecek bir süreç ile karşı
Kitabın başından sonuna dek puslu , gizemli bir hava var alıntıladığın kısımlardan da anlaşılacağı üzere ... Benim için bir eserde üslûp çok önemli . Anlatımını sevdiğim yazarlarla ayrı bir bağ kuruyorum. Bilge Karasu ile de derin bir bağ kurdum . Kahramanlar birbirine kılavuzluk ediyor söylemine de katılıyorum.Özellikle Mümtaz-İhsan-Uğur diyalogları bu bağlamda çok önemliydi bence. Neyse çok uzattım zaten konuşacağız kitap hakkında fikrin dert görmesin :)
Hocam inceleme arada kaynamış. :) Gündemden uzaklaşıp kafayı dinlemek ya da daha da karıştırmak için okunacak bir kitap gibi hatta. Bugün elim defalarca gitti ama cesaret edememiştim bi türlü. Böyle eserlerin incelemelerini okumak da bir ayrı keyifli oluyor. Ellerine sağlık Anıl Hocam. Umuyorum daha çok postmodern romanlar okursun ki böyle incelemeler okuyabiliriz :)
Metin Hocam, senin incelemen efsane olmuş çoğu detayı orada algıladım. İsim sorgulamaları, karakter analizleri falan ben o kadar giremedim ama kendimce yazdım bir şeyler. Senin eline sağlık Metin Hocam. :)
Çok oyun bozan bir yazar Karasu.Ayrıca da derin bir kuyunun bekçisi sanki.Atıyor bizi bir kuyuya sonradan tırmanarak çıkmamızı bekliyor:)Ama bu aşamaları okumak da çok keyifli.Anıl Bey ,sizin incelemenizde Karasu klasiği bir kitap anlatılıyor.En yakın zamanda bu kitabı okumalıyım anlaşıldı:)Kaleminize sağlık.