Bu topraklarda yaşayan bizler, özellikle Osmanlı'nın son dönemi· ve Cumhuriyetimizin kuruluşundan itibaren adet olduğu üzere, Batı' dan ithal ettiğimiz birçok kavram ve düşünceyle birlikte, adeta bir paket olarak 'din-evrim kavgası'nı da ithal edip aldık. İslam'ın, Müslümanların ve İslam düşüncesinin bilimsel verilerle hiçbir problemi yokken, birdenbire kendimizi çoğumuzun anlamlandıramadığı bir kavganın içinde taraf olarak bulduk. Zira İslam'ın kutsal kitabı Kur'an, bilimsel bilgiler konusunda hiçbir kısıtlayıcı çerçeve koymayan, sürekli okumayı, araştırmayı, öğrenmeyi teşvik eden bir öze sahipti ve Hıristiyanlığın "bilimsel yorumlar ve sonuçlar"la yaşadığı bu tip sorunlara yabancıydık.