Gönderi

İnanıyorum ki çevremde ölen bu insanlar için ölüm azgın bir kanıtlamanın bir parçasıdır ve buna göre düşünce bir eylem değildir, hayatın kendisidir ve sonu da barındırır içinde. O zaman ölüm onların yok ettiği sözlerinin gerçekleşmesi biçiminde çıkagelir. Sözleri, ölümün, bizi alıp gö­türen sonsuzluk (inananın inancıdır bu öyle sanıyorum ki Lauzun inançlı değildi ama kendisini alıp götürebiliyordu bu inanç) nedeniyle kolay olabileceğini göstermez bize ve bizi sınırlayan saçmalık (zen cesaretidir bu, Lauzun ve Benserade uzaktan ilgileniyorlardı bununla) nedeniyle anlamsız da değildir. Bununla birlikte anlam araştırmaları için -sözcüklerin an- lamı, işaretler, rüyalar, metinler, hakaretler, sonlu ya da sonsuz geceler­ ölümlerini yoruma teslim ediyorlar. Kışkırtıcı, saçma ya da aptalca ölümleri oluşturdukları anlam içinde yer alıyor. Eserlerini dramatize ediyor ama aynı zamanda da paradoksal bir biçimde stoacı bir intihar kolaylığıyla yok ediyor. "Bakın görün ölümüm görkemli dediğim şeyi nasıl veriyor bana; aynı zamanda onu nasıl çok az şeye indirgediğini de görün. Sonuç: ölümüme sadece metinlerimi daha iyi okumak için bakın."
Sayfa 303 - Sel*Kitabı okudu
·
26 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.