Öne Çıkan Yorum
Maria Puder Sabahattin Ali’nin eğitim için gittiği Almanya’da tanıştığı bir kadın. Yani kendinden esinlenip yazmış. Ve hem Ali hem de Raif Almanca biliyor. Yani Almanca konuşuyorlar.
Bence tam bitmesi gereken yerde bitiyor kitap, ne çok uzun ne çok kısa.
Son cümlenize de sonuna kadar katılmakla beraber şunu eklemek isterim: Bizim insanımız hep başkasından farklı görüneyim çabası içindedir. O, onu mu okudu ben okumam şunu mu izledi ben izlemem. Sanki aynı şeyleri yapınca kendinden bir şeyler eksilecekmiş gibi... Iyı olan iyidir herkes de okumalıdır, izlemelidir. Dediğiniz gibi beğenmese başka, okumadan laf etmek başka. Güzel bir inceleme olmuş emeğinize sağlık.
1 önceki yanıtı göster
Her insan bir alem diye bir söz vardır. Raif bey de başka bir alem. Onun gitmesine engel olan şey mektup gelmemesi değil, Maria’nın keskin tavırları. Çünkü onu sevmediğini, istemediğini düşünüyor. Biz de çoğu zaman böyle değil miyizdir zaten. İstenmediğimizi düşünüp hiçbir şey yapmayız ve çok geç kalırız.
Raif’in aklına Maria’nın şu sözü geliyor: “Fakat ne zaman çağırırsan gelirim. Nereye istersen gelirim.”
ama artık çok geç oluyor.
Neyse fazla uzatmadan size bir de video bırakayım izlersiniz. :)
youtu.be/L1mu-x_4FaM
1 sonraki yanıtı göster
Çok içten bir inceleme olmuş, anlatımınıza sağlık ☘️
Teşekkür ederim güzel yorumunuz için 😊 sizin de okumanızı bekliyorum 😊
3 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.