Gönderi

Sinan yorumladı.
Dünyanın En Çok Abartılan Kitabı : Simyacı
Benim için dünyanın en çok abartılan kitabı Takkeci İbrahim Efendi hikayesine aşırı benzerlik gösteren Simyacı'dır: youtu.be/lFYm2W7uV0o Peki sizin için dünyada ya da Türkiye'de en çok abartılan, değerinden fazla ilgi görmüş yazarlar ya da kitaplar hangileridir? Yorumlarda belirtebilirsiniz. Simyacı hayranları dislike'a az basın, çökmesin buton. :P
··
167 görüntüleme
Ş. Korkmaz okurunun profil resmi
Buradaki “inceleme” olaylarının amacından sapıp, bir gün kişide; gerçek bir edebi yetkinlik ve gerçek bir eleştirmenlik kapasitesi olduğu duygusunu yaratacağını ve bu kişilerin; yazarların ortaya koyduğu eserlerle; (marifetin iltifata tabi olduğu, kalitenin de tesadüf olmadığı gerçeğini de yadsıyarak) tabandan-tavana elde ettiği sükseyi de alaya almakla beraber; yazarları ve eserlerini kötü lanse edebilecek kadar ileriye gidebileceklerini öngörmüştüm. Yorumların birinde Sabahattin Ali gördüm, diğerlerini okuyamadım, çekindim. Kendinize gelin arkadaşlar. Amacım tartışmak değil, sizle tartışılmaz zaten.
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
Hocam, herkes kendi görüşünü birbirini kırmayacak ve rahatsız etmeyecek bir şekilde söylemekte özgürdür diye düşünüyorum. Sabahattin Ali de sevilmeyebilir, Marcel Proust da sevilmeyebilir. Önemli olan sevmeyen okurların neden sevmediklerini anlayıp onlarla tartışıp beraber bir fikir alışverişinde bulunabilmektir...
7 sonraki yanıtı göster
irem okurunun profil resmi
Aslında kitabı 10 yaşında okuduğumda çok zevk alarak mutlu bir şekilde okumuştum ama şu an ve geçen iki yıl boyunca özellikle tekstil sektöründen tutun her şeyin üzerinde Küçük Prens görmekten gına geldi. Soruda abartılanı sormuşsunuz diye olumsuz olarak düşünmeyin bence en abartılanı buydu :) Bir şey popüler kültürün ağına düşünce bende bir soğuma hissi başlıyor. Zaten halkımızın okuma seviyesi yerlerde olduğu için, ellerine geçen en kısa kitap buydu herhalde ki her yere asıp eskittiler kitabı, diye düşünüyorum. Alınacak çok ders var tabii ki ama çok abartıldı.
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
Dediklerinizi anlıyorum fakat böyle bakılınca 1984, Sefiller, Suç ve Ceza gibi kitaplar da popüler kültürün ağında sayılırlar. Yani popüler olup da çok sağlam eserleri de yadsımamak gerek böyle söyleyince. Küçük Prens'i ben 22 yaşında okumuştum ve biraz daha mantıklı bir bakış açısıyla bakabileceğim bir yaşta okuduğum için sevdiğimi söyleyebilirim, çocukların bakış açısını değiştirebileceği için saygı duyduğum bir kitap olmuştu. Ama abartılma konusu tabii ki her okurun kendi algısına göre değiştiği için normal böyle düşünmeniz de. :)
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Okumakguzeldir okurunun profil resmi
Şeker Portakal'ının abartıldığını düşünüyorum. Hayatın kendisi acı , kitaplarda bu kadar derin acıtasyon, bence çok gereksiz.
5 önceki yanıtı göster
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
Şeker Portakalı okumadım ama serinin devamı olan kitap Güneşi Uyandıralım aşırı kötüydü doğrusu.
4 sonraki yanıtı göster
İbrahim Sisifos okurunun profil resmi
Şu Paulo Coelho'nun kitaplarını bir ben okuyamadım sanırım :))) bir de Şeker Portakalı var daha okuyamadığım. Kendimi şanslı mı hissetmeliyim bilemedim şimdi :)))
3 önceki yanıtı göster
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
Simyacı’yı okuyunca senin de görüşlerini duymak isterim İbrahim. :) Sen bir de kurmacanın retoriğinden girersin, eleştiri kuramı kitaplarından çıkarsın. On numara olurdu
6 sonraki yanıtı göster
Ceren Ela okurunun profil resmi
"Martı Jonathan Livingston" kitabının çok abartıldığını düşünüyorum. Tamam son bölüm baskıya sunulmadan önce en azından ders çıkarılabilecek bir kitapmış, ancak 4. Bölüm kitabın içindeki anlam ve bütünlüğü tamamen yok etmiş...
Eminkolnikov okurunun profil resmi
Paulo Coelho'nun 3 kitabını okudum ve üçü de olağanüstüydü. Hele Veronika... Simyacı'yı okumadım, okumayı da pek düşünmüyorum çünkü bir tane eleştiri bile göremedim ve nedense hiç isteğim yok. Bunun yerine diğer kitaplarını sipariş edeceğim. Abartı, sıkıcı ve şişirilmiş olarak Fahrenheit 451 ve Ahlaksız diyebilirim o da hikayenin ve işleyişin tatminkârsızlığı. Onun dışında şu ana kadar bana bunu düşündüren bir kitap olmadı. Bu biraz kişiyle ve alacağı kitabı araştırmasıyla alakalı. Bu yüzden şahsi fikrim eleştirinin kitaplara değil, kişinin kendisine yönelik olmalı. Hiçbir kitap puan verilecek kadar iyi ya da kötü değildir benim için.
1 önceki yanıtı göster
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
Ben de diğer kitaplarına bir bakacağım ED, henüz 1-2 kitabıyla tam bir algıya ulaşmak istemiyorum. Sen görüşlerini bildiğim ve güvendiğim bir okursun zaten bu konuda az çok. F451'i birkaç kişi daha dedi senin gibi ben de diğer distopyalardan bir tık aşağıda olduğu konusunda hemfikirim. Sonuçta dediğin gibi kitapların var olma sebebi yazarlar ama yazarların da devamlılığının sebebi okurlar? Ben biraz da kişinin kendisinden çok belki de okurları bile eleştirebiliriz diyorum.
2 sonraki yanıtı göster
süngerbobkarepantolon okurunun profil resmi
Stefen Zweig’in birçok kitabını okudum hepsini çok beğendim ama Satranç adlı kitabının çok abartıldığını düşünüyorum. Oda güzel ama ondan daha güzel kitapları mevcut.
1 önceki yanıtı göster
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
Bazıları en kötü kitabının Satranç olduğunu, bazıları da en iyi kitabının Satranç olduğunu düşünüyor. Gerçekten çok ilginç bir durum. :) Ama Zaman Yolcusu arkadaşımıza katılıyorum, boş beleş kitaplar okunacağına Zweig'dan okunmaya başlanabilir belki modern klasikler.
1 sonraki yanıtı göster
Nilüfer okurunun profil resmi
Ahmet Ümit, sadece Beyoğlu Rapsodisi'ni okudum, yine de gereksiz abartıldığını düşünüyorum yazarın. Diğer kitaplarını okumayı düşünmüyorum. Ve Tezer Özlü'nün de gereksiz abartıldığını düşünüyorum. Linç istemem, ben sevmedim.
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
Bende de yazarın Sis ve Gece kitabı var, ona iyi diyorlardı. Zaten Ahmet Ümit’e sıra gelene kadar yüzlerce yazar çıkar karşımıza okuyacak. :)
3 sonraki yanıtı göster
112 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.