Gönderi

DİL ve UYDURUKÇA...
- "Sebep" yerine "neden?" sualini, sual yerine de "soru" yu kabul etmek insanoğlunun her hareketini bağladığı aziz mefhumdan uzaklaşmak, yani mücerret düşünceyi kovmak olur. Zira amil, müeesir, saik, bais gibi nice dalları olan "sebep" mefhumu, bir şeyin iç yüzünü, künhünü, aslını anlamak ihtiyacının, yani aklın ana dayanağıdır; ve her dilde bir sürü etraf ve maiyeti olan bir temel manadır. "Neden?" ise "sebep"in kendisi değil yol göstericisidir. "Sebebi ne?" derken, kelimeler arasındaki farkı göstermiş oluyoruz. Şimdi "Sebep" yerine "Neden?" kelimesini kullanmaktaki saçmalığı bir labaratuvar tecrübesi ile misal verelim. Osmanlıca dedikleri veya diyecekleri bir cümle: -"Bais oldukları uydurma dil belasının öz amili gizli bir saik belirtirken bu müessiri anlamamaktaki sebep nedir?" İşte onların Türkçesine tercüme: -"Neden oldukları uydurma dil belasının öz nedeni gizli bir neden belirtirken, bu nedeni anlamamaktaki neden nedir?" Ayrıca "Müsebbib" e "Nedenci ve "Sebebiyet"e "Nedenlik" demek gerekiyor...
Sayfa 112 - 4.Levha, -Dil Şuuru-, Örnekler, İBDA YayınlarıKitabı okudu
·
23 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.