Gönderi

“Hepimiz sekiz saatten fazla çalışıyoruz, bazen on iki, bazen on beş saat. Fazla mesai ücreti aldığımız tek bir ay bile olmadı. Son iş yerimden bu yüzden atıldım zaten. Bir masadan yemek artıklarını toplarken kulak misafiri olmuştum iki tane janti adama. Avukatlıktan falan konuşuyorlardı. Hazır bedava avukat bulmuşken sorasım geldi: “Fazla mesai ücreti için dava açsak istesem ne yapmam gerekir?” diye de sordum. Jantilerde bana anlattılar kısaca. Akşam mesai sonrası birim şefimiz Cevat Bey (Kel Cevat) aldı beni karşısına, “Fazla mesai için dava mı açmak istiyorsun?” diye sordu. “O nereden çıktı?” diye yanıtladım. “AVM’nin avukatlarına sormuşsun,” dedi. “Şansıma da, senin ağzına da sıçayım,” dedim. İşimden söylediğimi sanıyordum öyle değilmiş. “Yemek fişlerini bırak, eşyalarını topla, defol!” dedi. “Yüzüme tükürüp çıktı,” demiş arkamdan. Birinin arkasından konuşmak çok ayıptır, o kişi yüzünüze tükürmüş olsa bile yapmayacaksın bunu.”
Sayfa 77 - İletişimKitabı okudu
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.