Gönderi

Yarım bırakılmış çorba, Geri çevrilmiş biftek ve “ihanet” yabancı bana İnce topukları yaz takunyalarınızın Bana kalın, yıkanmaya dayanıklı Akrabalar kadar tanıdık bir şey gerek Rengi de, rengi de olmalı elbet Yıpranmışlığımı örten. Dokunduğumda çocukluğumu düşündüren Gençliğim gibi sırrı açıklanmaz Kumaşlar satılmaz çarşılarınızda. Ağrılarıma göre tasarlanmadı giysilerinizin boyu. Bir korkuyu tanırsınız yalnız Yaşlanmak ve bırakılmak. Bende çeşidi var, Ama bitişmiyor sizinkilerle, Sevgiden doğuyor çoğu. Paramın yettiği bu tezgahta Satılan eskileriniz Ellerim değdikçe soluk alıyor Eskiyen siz misiniz?
·
12 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.