İngiliz Sömürgeler Nazırı Mebuslar Meclisinde, elinde Kur'an meâli, kürsüye geçiyor ve onu mebuslara doğru uzatarak şöyle diyor:
- Bu kitap müslümanların elinde kaldıkça ve onlar bu kitaba bağlı bulundukça biz kendilerine hâkim olamayız!
Ya Kur'an'ı ortadan kaldırmanın, yahut müslümanları ondan soğutmanın yolunu aramalıyız!
Bediüzzaman bu haber karşısında o kadar sarsılıyor ki, şöyle haykırıyor:
- Kur'an'ın sönmez ve söndürülemez bir güneş olduğu nu ben dünyaya ispat edeceğim!