Bir solukta okundu da okunmasına kapağını kapatıp öylece rafa kaldıramıyorsun... Bir kahve yapıyorsun en köpüklüsünden, fonda Schubert’in Serenadı... İstemsizce gözlerini kapatıp tüm yüreğimle hissederken müziği, sevgili Livanelinin Serenadını sindiriyorsun... Hadi diyelim bu kitabı bu kadar geç okumam benim ayıbım!! Peki Struma gerçeğinin hiç konuşulmaması, hiç yaşanmamış gibi davranılması kimin ayıbı?? Ahh Wagner herkesin batan bir gemisi, sonsuz ayrılığı, gidipte dönemeyeni var yüreğinde...