Firavun aslında metafizik nitelikte değil de siyasi anlamda ilahlık davası gütmekteydi; O, şöyle diyordu:
"Ben Mısır ülkesi ve halkının yüce rabbiyim. Bu ülke ve tüm kaynaklarının sahibi benim. Burada medeniyet ve toplumun temelini, sadece benim merkezî şahsiyetim oluşturur."