Sıradanlık, “masumiyet" demek değildi. Eichmann'ın hikayesi asla bir masumun hikayesi değildi: Arendt ölüm cezasını destekliyordu çünkü hukuk, iyi ve kötüyü ayırmaktan aciz kişiyi değil, bu adamın işlediği suçları cezalandırmak için vardı. Dahası, ona göre kolektif suçluluk diye bir şey olamazdı, yoksa adalet ve ahlak, propagandaya dönüşebilirdi. Eichmann'a ilişkin analizinin amacı bireysel vicdanı sorgulamaktı, bu vicdanın eriyip gideceği kolektif suçları damgalamak değil.
:)