Gönderi

Haz ve acıya dair duygularımızdan, sanki her birinin kendi has bir hikâyesi yokmuş, doğduğumuzdan beri hiç değişmemişler gibi bahsederiz çoğu zaman. Ve sıklıkla özellikle de memnuniyet verici duygularımızın çoğunda çocukça olan şeyleri fark edemeyiz. Gelgelelim yakından gözlersek, bugünkü hazlanmızm nicesinin geçmiş hazlarm hatıraları olduğunu görürüz! Sadece o anda hissettiklerimize indirgendiğinde, hatırlamaların kattıklarından soyulduğunda çoğu duygumuzdan geriye ne kadar az şey kalırdı! Hatta belki de, belli bir yaştan sonra yeni ve taze sevinçlere sağır hale geliyoruz ve yetişkin insanın en tatlı zevkleri, belki de çocukluktaki duyumsayışların yeniden uyanışmdan, gittikçe uzaklaşan bir geçmişin gitgide cılızlaşan esintilerle taşıyıp getirdiği hafif bir meltemden ibaret kalıyor kimbilir?
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.