Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

479 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
“TEHLİKELİ OYUNLAR OYNAMAK İSTİYOR İNSAN”
Bütün dünyanın virüsle boğuştuğu günlerde, dünyayı ne hale getirdiğini hiç umursamadan virüsün kendi halinde içine kapandığı gibi, Hikmet 1 masasında oturmuş çok ciddi bir konu hakkında düşünmektedir. Karmaşık bir kitabı yeni bitirmiş, kitabın heyecanıyla bir şeyler yazmak istese de devamını getirebileceğinden emin değildir. Her ne kadar oyunlarla dolu kitabın yanında birkaç kitap daha okuduğunu göstererek konuya hâkim olduğu izlenimi vermek istese de durumun ciddiyetinin farkındadır. Çünkü okullar kapanmış, ev kalabalıklaşmış, sakin kafayla yazı yazmak imkânsız hale gelmiştir. Her zil çaldığında birisi bavuluyla eve girmektedir. Hikmet zili iptal etmek zorunda kalır. Bu sırada ısrarlı bir şekilde kapıya vurulur, buna engel olmanın da bir yolu olmalı. Bunu düşünelim. Bu ses kendinden emin bir komutanın koğuşa girerken gösterdiği pervasızlığa benzer. Hikmet sesi takip ederek kapıyı bulur. Kendisi dışarı çıkmak istediği zaman bile herhangi bir sese ihtiyaç duymadan kapıyı bulabilmektedir. Evde kimsenin olmadığı zamanlarda (bunu kestirmekte güçlük çektiği olmuştur) daha önce defalarca denemiştir çünkü. Bu yüzden kapıya vurulduğunda gidip açmak onun için çocuk oyuncağıdır. Ses olmasa bile kapıyı bulabileceğini bilmenin haklı gururu benliğini kaplar. Herkes yapabilir bunu hayatı boyunca, insanlara şans verilmiyor albayım. Bir de önlerinde yeteri kadar örnek yok, nasıl yapılacağını bilmiyorlar. Sadece kapıya vardığınızda iş bitmiyor ki, kapı ne tarafa açılacak, kolu hangi yönde çevireceksiniz, gelen misafiri içeri almak isteyip istemediğinize bağlı olarak hangi tarafta durursanız misafir mesajı alabilir, bu sorunların kayıt altına alınması lazım albayım. Yoksa ev dediğimiz binalarda kapı olmazdı. Buraya kadar iyi düşünülmüş. Devamında ne yapılacağına dair büyük bir belirsizlik var. Bu konuya ben el koyuyorum. Kapıyı açmayacak mısın Hikmet? Ses yakından geliyor, demek ki kapıya kadar gelmişim. Mesafeyi çok iyi hesaplamak lazım… Albayım senin üst katta yaşayıp yaşamadığın bile varoluş sancısının üstünde bir sorun teşkil etmektedir. Ne var ki, bu kadar zengin bir oyun için kuvvetli bir aktöre ihtiyacım vardı. Bu kişi mesleğine herkesin saygı duyacağı biri olmalıydı ki, diğer eksiklerimizi telafi etme imkânımız olsun. Eli kalem tutan biri olmalıydı hatta, biraz kitap okuyan ve oyunlarıma katlanabilecek biri. Yoksa benim deli olduğumu düşünebilirdi. Hâlâ da böyle düşünen insanların varlığından bahsedilmektedir. Oysa ben dünyada olup biteni takip ederek değişiyorum sürekli, sonra bunlara numaralar vererek sıraya diziyorum. Dünyadaki salgın hastalıktan sonra Hikmet 2 olarak insanlığın yararına çalışmaya karar verdim. O kadar güvendiğimiz bilim küçük bir virüsle baş edemiyor. İnsanlık körleşmenin eşiğinde artık. Bir yol haritamız olacak, “hep birlikte saçmalayıp aklımızı dinlendireceğiz. “ İnsanlığın bilimsel aklı mevcut sorunlarımızı çözmeye yetmiyor. Aşının canlılar üzerinde ve canlı olduğu sanılan insanlar üzerinde denemeleri yapıldıktan sonra diğer Hikmet’ler durumun aciliyetine göre devreye girecekler, biz aramızda öyle anlaştık. Diğerleri henüz anlaştığımızı bilmiyor, panik yapmamaları için bu bilgiyi gizliyoruz. Tek çıkar yol olarak ev halkıyla birlikte bir oyun oynamaya karar verdik albayım. Dünya yüzeyine inen uzaylılar neden hep Amerika’yı tercih ediyor buna bir son verme günü gelmiştir. İnsanlığın sıkışıp kaldığı bu dönemde kurtuluşu biz başlatacağız. Evet çocuklar hep birlikte oyun oynayacağız. Ders çalışıyormuş gibi yapmayı bırakın! Öyle bir oyun olmalı ki bu, kitap okuduğumuz belli olsun. “Baba Cioran’dan bahsedeyim mi ben?” Yok oğlum, sıkışık bir durumdayız, insanlığa ümit aşılamamız gerekiyor. Tanpınar gibi bir enstitü kurmalıyız, saatleri ayarlamaya gider gibi virüslerden kurtulmak için buraya gelmeli insanlar. Maç izler gibi haberleri takip ediyoruz artık. Bu akşamki tanı ve ölümler açıklandı mı? Nasıl da sayılara bağladık her şeyi, iyiye gidiyoruz bugün üç kişi daha az ölmüş. Sanki bir kişi öldüğünde o kişinin tamamı ölmüyor mu? Aaa ne güzel, bizim cenazemiz var ama neyse ki ülke genelinde sayı çok yüksek değil diye teselli mi buluyor insanlar? Oğlum Hikmet konuyu dağıtma. Acı var diye haklı duruma geçtiğini mi sanıyorsun, oyun değil bu, bir savaş. Savaşta ölüler her zaman olacaktır. En az kayıp veren kazanır savaşı. Çin sarayının basılmasını biliyor musun Hikmet? “Başını ve sonunu biliyorum albayım”. Ahh! Kürşad’ın yerine ben girecektim ki Çin sarayına, insanlık bu durumlara düşmezdi. Kaç kişiydiniz albayım? 40 kişiydik, ben operasyonun devamından yanaydım, re’sen emekliye sevketmeseler virüs bu kadar bulaşmazdı. Ben Hikmet 2 olarak bu konuya el koyuyorum. Kötü günler bitecek artık... İlk önce kelimeleri çözeceğiz. Çok fazla anlam verilmiş onlara. Sonra bütün insanlık bu duyguları yaşamak için kendimizi mecbur hissediyoruz. Âşık gibi görünmeye çalışmaktan âşık olmaya vakit kalmıyor. Başkaları nasıl âşık olmuşsa onlara benzemeye çalışıyoruz. Dışardan bakanlar akıl sağlığımız konusunda endişeye kapılıyor. Bir masala inanıyoruz, sonra uyuyunca göremiyoruz rüyamızda, uyuduk mu uyumadık mı ondan da emin değiliz. Ölüm konusunda bile tam bir mutabakat yok. Bu kadar örnek görüyoruz ama binlerce yıldır çözemiyoruz. İnsanlar daha iyi anlasınlar diye savaşlar ve salgın şeklinde daha kalabalık ölümler görüyoruz, görmemiş gibi yapıyoruz. Buna bir son vermemiz lazım artık. Zamanımızı çok iyi değerlendireceğiz. Her duyguyu yeni baştan yazıp onlara isimler vereceğiz. Bu isimler onların olmasını istediğimiz kalıplara uygun fakat gerçekten uzak olmayacak. Bilge deyip, Bilmezge’ye çevirmeyeceğiz sonra. Hikmet bütün insanlığa yayılmalı, her yere yetişmem mümkün değil. Bu iki katlı gecekonduda insanlığın büyük bir trajediden kurtulması için devrim yapacağız. “Çılgın bir kalabalığın ortasında nereye döneceğimizi bilmeden koşup durmayacağız.” Güvenilebileceğimiz çok az sayıda kişinin katılmasını istiyoruz. Nurhayat hanım katılabilir bize, çok kahve içmemiz gerekecek. Hatta hemen şimdi başlatıyorum bu büyük devrimi. Bu kadar büyük bir devrim için kapılardan başlamak gerekiyor albayım. Yoksa insanlık kapılarda sıkışıp kalacak. Bazen içeri giremeyecek, bazen de dışarı çıkamayacak insanlar. Kimin içerde, kimin dışarda olduğunun netliğe kavuşması lazım. Ülkeler nasıl istediği zaman sınırlarını ve havaalanlarını kapatıyorsa insanların da böyle bir özgürlüğü olmalı. Bunun için de kapı kolunun ne yöne çevrileceğini ve kapının hangi tarafa açılacağını bilmesi lazım. Senin gibi emekli bir asker bile merdiven boşluğunda kalırsa insanlık bunun altından kalkamaz. Senin yaşın 65 in altında değil mi albayım, buna dikkat etmemiz gerekir. Gençler hafta içi, yaşlılar Pazar günleri, bunu unutmayalım. Önemli, önemli, önemli... Pazar günü gelirken Mütercim Arif’in kitabını da getir ki, yazdığımız yazıyla uyumlu hale getirmeye çalışalım, yoksa bu yazıyı toparlayabilecek gibi görünmüyoruz... Kalabalık bir yemek vereceğiz bu gece, oyunda adı geçen herkesi bu yemekte görmek istiyorum. Bunun son yemeğimiz olmaması için sosyal mesafeye dikkat etmemiz gerekiyor. Masaların köşelerine ve çapraz oturalım lütfen, insanlığa bir sözümüz var. Virüs küçük bir yerden dünyaya yayılabiliyorsa kurtuluş da bir gecekondudan yayılabilmeli. Evet bunu iyi düşündüm. Nurhayat hanım, bir kahve yapar mısınız bize? Hikmet 3 topla kağıtları, daha önemli işlerimiz var…yazmıyoruz…
Tehlikeli Oyunlar
Tehlikeli OyunlarOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202230,9bin okunma
··
1 artı 1'leme
·
1.234 görüntüleme
Gönül. okurunun profil resmi
Hikmet'in ve Hikmet'i edebiyatımıza kazandıranın sevebileceği bir inceleme:)) Ben de çok sevdim,emeğinize sağlık.
Resul Bulama okurunun profil resmi
Böyle düşünmenize sevindim, teşekkür ederim. Keyifli okumalar :))
Süha Murat Kahraman okurunun profil resmi
Oğuz Atay eleştirisini,düşüncesini,ironisini, sıkıntısını,ağrısını,açmazlarını "Tehlikeli Oyunlar"dan damıtarak yazdığın bu inceleme üstü yazıyla zaman kavramını bir kenara koyarak, Oğuz Atay ile günümüz okurunu buluşturma çaban çok anlamlı Resul Hocam. Yazar-kitap-karakter üçlüsü okur çatısı altında zaman-mekan ayrımından bağımsız nasıl buluşuyor gördük. İnşallah hissemizi aldık.:) Teşekkürler Resul Hocam....
Resul Bulama okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Murat hocam. Merdiven aralığında yazdım, biraz sıkışıktık :)) Albaya da ayıp oldu mu acaba, o kadar beklettik kapıda. Bir kusurumuz varsa affola...
2 sonraki yanıtı göster
Sümeyra Özat okurunun profil resmi
Buraya bircok sey yazmak istiyorum fakat kahretsin ki kelimelerin oyununa gelmeyeceğim Resul albayım. Sadece "kaleminize sağlık" deyip köşeme çekilip daha fazlasının anlaşılmasını bekleyeceğim. Bir yandan da yazdıklarınızı okumaya devam edeceğim.. :)
Resul Bulama okurunun profil resmi
Bugünden itibaren kelimelere daha fazla dikkat etmemiz gerekiyor. Bu uzun bir süreç, hepsinin üzerinde çalışacağız. Hepsine yeni isimler verip kayıt altına alacağız. Bu önemli, önemli, önemli...
Çetin Öcalan okurunun profil resmi
İnsanın neredeyse kitabı bir de sizinle okuyası geliyor Resul hocam. Ruhunuza ‘tehlikeli oyunlar’ kaçmış da size bu incelemeyi yazdırmış gibi:) çok güzel, elinize sağlık.
Resul Bulama okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Çetin hocam, belli bir dozdan fazlası zararlı, önermiyoruz :))
FatmaYıldız okurunun profil resmi
Benim için incelemeler ikiye ayrılıyor kitaptan önce okunması gerekenler, kitaptan sonra okunması gerekenler. Sizinkisi bana göre kitaptan sonra okunması gerekenlerden asıl lezzeti o zaman alacağıma inanıyorum. Göndermeler, karakterler tanındığında inceleme içindeki kurgu benim için çok daha anlam kazanacak. Bazı incelemeler reçel gibi bu benzetmeye sakın gülmeyin ama cidden öyle, eser okunup özümsenmiş ve zihnin işleminden geçirilip miis gibi kahvaltı masasına konmuş gülü bilmeyen gül reçelinin lezzetini anlamlandıramaz kanımca onun gibi bir şey. İki kez okudum ve kaydettim kitabı okuyunca gelip tekrar okuyacağım. Çok kıymetli bir inceleme kaleminize, zihninize sağlık.
Resul Bulama okurunun profil resmi
Bu anlamda kitaptan sonra okunmasının daha güzel olacağını düşünüyorum ben de. Elimden geldiğince yazarın dünyasına girmeye çalışıyorum. Üzerimde olumlu veya olumsuz bir etki bıraktığında yazmaya karar veriyorum. Buna yaklaşabildiğim anlarda ben de kitaptan hissemi almış olduğumu düşünerek memnun oluyorum. Kitabı iki defa okuduğum için, sizin de incelemeyi iki defa okumanızdan çok memnun oldum :) Katkınızdan dolayı teşekkür ederim. Keyifli okumalar :))
Osman Y. okurunun profil resmi
Herkes oyunlar oynar Resul albayım pardon Hikmet 1. 3. 5 albayım. En çok da kendini oynar insan , maskeleriyle dolaşır. Biz de burada 1000K hesabımızı oynuyoruz. Kitabı yakın zamanda okuduğum için sanırım daha hoşuma gitti kitap üsluplu bu yazı.
Resul Bulama okurunun profil resmi
Tamam Hikmet artık 1000k'da da oyunlar oyunmamız lazım. Seni bu yakanın kovboyu ilan ediyorum. Evet bunu iyi düşündüm :))
Zeyneb Öztürk okurunun profil resmi
Beynim yandı sanki:) bir cümle içinde çokca cümleler gibi.. İncelemesi böyle ise, kitabı sakin kafa okumak gerek muhtemel... Düşünmesi bol, kahvesiz gitmez gibi.. Kaleminize sağlık Resul abi..
Resul Bulama okurunun profil resmi
Kahve şart Sueda kardeş. Nurhayat hanıma söyleyelim, güzel kahve yaptığını söylüyorlar. Kahvenin hatırı için oyuna alıyorlar zaten :))
2 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.