Benjamin de çarpılmış yüzlerin, bükülmüş ellerin ve ayakların, kamburlaşmış sırtların, sopa yemiş sırtların, sıkılmış yumrukların, namlusu tüten tabancaların, kirletilmiş annelerin, cüzzamlı dilencilerin, sarhoş vatanseverlerin, köpükleri taşan bira kupalarının, şıngırdayan mahmuzların, vurulan işçilerin, kan kaybından ölmüş cesetlerin, açık mezarların, içi dolu ölüm çukurlarının, zorlanmış kasaların, demir sopaların, şıngırdayan kılıçların, tıngırdayan madalyaların, resmi geçit yapan generallerin, parıldayan miğferlerin arasında yaşıyordu.