Gönderi

Fakat O, Tanrı, Herkesin ve Tüm Kainatın Efendisi ise öfkesinin hizmetkarı oldu. Hayır, Tanrım bu olmamalı, eğer merhametin sonsuz değilse, Sen de sonsuz olamazsın, - o zaman -Sen-de-Tanrı-değilsin. O zaman Sen gözyaşlarımdan yarattığım Tanrı değilsin, Kız kardeşimin korku dolu çığlıklarında sesini duyduğum Tanrı değilsin - o zaman sen yabancı bir Tanrı'sın, öfkeli bir Tanrı'sın, cezalandıran bir Tanrı'sın, bir intikam Tanrısı' sın; ve ben, Rahel, sadece sevenleri seven ve sadece merhamet edene hizmet eden ben, ben, Rahel - o zaman Seni meleklerinin önünde reddediyorum! Buradakiler istiyorlarsa eğilsinler önünde, istiyorlarsa seçilmiş kişilerin ve peygamberlerin eğilsinler önünde -fakat bak ben, Rahel Ana, ben eğilmiyorum önünde- dimdik duruyorum karşında ve hükmünü kabul etmiyorum. Çünkü Sen benim çocuklarımla hesaplaşmadan önce ben hesaplaşmak istiyorum Seninle ve Seni itham ediyorum : Sözün Tanrım, doğanla çelişiyor ve öfke kusan ağzın aslında kendi kalbini yalanlıyor. O halde kendinle ağzından çıkan söz arasında bir denge kur. Gösterdiğin gibi öfkeliysen, o zaman beni de at karanlığa, çocuklarımın yanına, çünkü öfkeli bir Tanrı'yı görmek, yüzüne bakmak istemiyorum. Kıskançlığının öfkesi midemi bulandırıyor.
Sayfa 17 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
·
6 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.