Gönderi

Güneş ufukta kayboluyordu. Allah Resûlü yanında bulunan Ebû Zerr’e “Güneş nereye gidiyor, biliyor musun?” diye sordu. Ebû Zer, sahâbe-i kirâmın o nazik tavrı ile Peygamber Efendimize cevap verdi: “Allah ve Resûlü en iyisini bilir.” Allah Resûlü, bazı zamanlar anlatımda başvurduğu temsilî üslûpla sözünü sürdürdü: “Güneş Allah’ın arşı altında secde etmeye gidiyor...” Belli ki, Peygamber Efendimiz bu sözüyle, Kur’an’ın, “Güneşe ve aya değil, onları öylece Yaratan’a secde edin.” diyerek temas ettiği câhiliye Araplarından bazılarının güneşe ilâhî bir kudret atfederek secde etmelerine işaret etmekteydi. Allah Resûlü böylece “Güneşin kendisi Allah’a secde edip dururken, nasıl olur da bazı insanlar güneşe ve aya secde ediyorlar!” demiş oluyordu. Bu hadiste Peygamber Efendimizin, Allah’ın hükümranlığının ve kudretinin bir göstergesi olarak, Arap dilinde hükümdarların tahtını ifade eden arş kelimesini zikretmesi, Kur’an’ın bu kelimeyi kullanma şekliyle tamamen uygunluk arz etmektedir
Sayfa 315Kitabı okudu
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.