Gönderi

Hz. Muhammed (sav) zaman zaman geçmiş peygamberlerin kıssalarını anlatmıştır. Aslında câhiliye döneminde Araplar arasında kıssa/hikâye meclisleri kurulur, panayırlarda hikâyeciler itibar görürdü. Ne var ki eğlenmek amacıyla câhiliyede anlatılan hikâyeler, daha çok kahramanlık maceralarından ibaretti. Peygamberimiz ise kıssayı bir eğitim aracı olarak kullanmış, geçmiş peygamberlerin mesel olmuş hikâyelerini zaman zaman isim vererek bazen de genel fakat hakîmâne bir üslûpla, kendi yorumlarını da katarak özel sohbet halkalarında sahâbîlerine anlatmıştır.(9) Böylece Peygamber Efendimiz, câhiliye döneminde yaygın olan ve İslâm"ın özüne uymayan geçmiş peygamberlere ait asılsız hikâyelerin yayılmasının önüne geçmiştir. Söz konusu kıssa ve haberleri Resûl-i Zîşân"ın, nerelerde ve kimlere anlattığı konusunda detay bulunmamakla birlikte onun, bu tür bilgilere bilhassa önem verdiği görülmektedir. Nebîler Serveri, peygamberlere dair bazı kıssaları peygamber ismi vermeyerek “peygamberlerden biri”(10) gibi kıssa anlatım girişleriyle anlatmıştır: “Bir peygamberi (ağacın altında konakladığı esnada) karınca ısırdı. Bu nedenle peygamber, karınca yuvasının yakılmasını emretti ve yuva yakıldı. Bunun üzerine Allah Teâlâ, peygamberine şöyle vahyetti: "Seni bir karınca ısırdı diye sen de Allah"ı tesbih eden bir ümmeti mi yaktın!"” (11) 9-B3436 Buhârî, Enbiyâ, 48. 10-B3124 Buhârî, Farzu’l-humus, 8. 11-B3019 Buhârî, Cihâd, 153
Sayfa 121Kitabı okudu
·
2 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.