Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.26
Hanife Öndeş
Hanife Öndeş
@griokur_
“İnşa edilen bir kütüphane, yaratılan bir hayat demektir; yığılmış kitaplar toplamı değildir asla..”
instagram.com/griokur_
Sosyolog Adayı
Karadeniz Teknik Üniversitesi
Trabzon
Kayseri, 17 Ağustos 1999
92 okur puanı
Ocak 2020 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Merhabalar Herkese.. Bugün sizlere her bir sayfasını büyük bir merakla okumuş olduğum bir kitaptan bahsedeceğim. Tahmin edeceğiniz üzere bu kitap Mustafa Kemal’in biyografisi.. Birçok okurun aklındaki biyografi taslağını az çok tahmin edebiliyorum. Biyografilerden neden kaçıldığını da tahmin etmek zor değil. Ancak bu kitapta böyle bir şey söz konusu bile değil. Oldukça açık ve gayet rahat bir sayfa düzeni ile sıkılmadan büyük bir keyifle okuyabileceğinizden eminim. Kalemlerinizi ve not defterlerinizi yanınıza almayı unutmayın çok şey öğreneceksiniz.. Bu kitapla birlikte birçok yeni bilgi edindim ancak yazarımız vermiş olduğu bilgiler konusunda bir kaynakça belirtmediği için açıkçası notlarımı aldım kendi araştırmalarımı kendim yapacağım ve bilgilerin doğruluklarını sınamaya çalışacağım.. Bunlar haricinde sizlerle de okuduğum süreçte birçok alıntı paylaştığım bu kitabı tüm okurlara öneriyorum ve listelerinize ekleyeceğinizi umut ediyorum..
Merhabalar herkesee.. Bugün sizlerle geçtiğimiz aylarda okumuş olduğum bir kitabı paylaşmak istiyorum. Belki hatırlayanlarınız olacaktır kitabı okurken kitaptan birçok satırı sizlerle de paylaşmıştım ve alıntıları görüp merak eden benimle iletişime geçen birçok okur arkadaşa dm’den kitabın bilgilerini vermiştim. Gelgelelim alıntılarla ikna olmayan
Merhabalar herkese bugün aslında birçoğunuzun ilgisini çekeceğini düşündüğüm bir kitap önerisiyle geldim. Bugün size Yavuz Yörükoğlu’nun kaleme aldığı “Doktor Mutfakta” adlı kitaptan bahsedeceğim. Tahmin edersiniz ki kitabımızın ana teması sağlıklı yaşam. Özellikle diyette olan veyahut başlayacak olan arkadaşlarımızın bu süreci daha bilinçli ve daha sağlıklı bir şekilde geçirebilmeleri adına güzel bir kaynak olduğunu düşünüyorum. Yazarımız vücudumuzdaki yağlardan, vitaminlerden, minerallerden bahsederek onlar hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlamasının yanında ekmek tüketiminden öğün sayımıza kadar birçok konuyu ele alarak bireyin kendi vücudunu tanımasını ve buna göre beslenme düzenini belirlemesini hedeflemiş diye düşünüyorum. Kitap bu bağlamda iki bölümden oluşuyor diyebilirim. Önce sağlıklı yaşam adına bilgi edinip daha sonra bunları hayatınıza uygulayabilmeniz adına kitabın ikinci kısmında sizi oldukça sağlıklı ve lezzetli yemek tarifleri bekliyor olacak. Şunu özellikle belirtmeliyim ki okurken hiç zorlanmayacak aksine bi yerlere not almadan duramayacaksınız. Dili oldukça anlaşılır hiç kuşkunuz olmasın.. Dolu dolu bir kitap daha okumuş oldum bu alanda öneri isteyen arkadaşlara gözüm kapalı öneriyorum inceleyeceklere de şimdiden keyifli okumalar diliyorum..
Okur Takip Önerileri
Merhabalar bugün sizlere uzun zamandır tanışmayı çok istediğim bir kalem olan Hasan Ali Toptaş’ın “Beni Kör Kuyularda” adlı kitabından bahsetmek istiyorum. Yazarla tanışma kitabım oldu ve sanırım diğer kitaplarını da keyifle okuyacağım şimdiden merak ediyorum.. Bu kitabına gelince de aslında son günlerde benimde üzerine titrediğim sıkça
Merhabalar,bugünün önerisi Feride Çiçekoğlu’nun kaleme almış olduğu “Uçurtmayı Vurmasınlar”. Kitap gerçek bir yaşam öyküsünü ele aldığı için anında radarıma girdi. Bu Kitap, 12 Eylül döneminde annesiyle birlikte hapishanede olan Barış’ın, o uyurken hapishaneden çıkıp giden çok sevdiği İnci’ye yazdığı mektuplardan oluşuyor. Anlatıcımız küçük Barış.. Bunu özellikle vurguluyorum çünkü kitapta çoğu zaman Barış’ın büyüklerin yaşantısına olan o masum bakışı, sorgulayışı bence tüm okurların yüzünde bir tebessüm oluşturacak. Okurken hem o dönemin koşullarına hayret edecek hem de bol bol gözleriniz dolacak diye düşünüyorum. Bakıldığında 102 sayfalık bir kitap evet ama içerisinde bir çocuğun masumiyeti bir dönemin hapishane koşulları ve cezalandırılan davranışları göreceksiniz. Üzerine çok şey konuşulacak bir kitap bundan eminim ama sizleri kitapla baş başa bırakmayı yeğlerim.. Kitabın bir filmi de mevcut okuduktan sonra belki izlemek istersiniz.. Kitabı tüm okurlara şiddetle tavsiye ediyor okuyacak arkadaşlara şimdiden keyifli okumalar diliyorum..
”Özgürlüğe çölde kalmış bitkiler gibi susamışız."
”Sen niye buradasın?" diye sordum Nevin'e.
O da halkını sevdiği için buradaymış. Ben büyüyünce halkımı hiç sevmeyeceğim. Halkını sevenler hep kafese giriyor.
Düşünmek ciddi bir işmiş. Hatta Nuran'ı düşündüğü için atmışlar buraya.
Sizin koğuşa yeni biri geldi. Kitap okuduğu için getirmişler. Hani kitap okumak güzeldi? Ben buradan çıkınca kitap okursam beni yine getirirler mi? Ben de o zaman kitap okumam.
Merhabalar sevgili dostlar, uzun zamandır buralarda yoktum incelemelerde biraz sessiz kaldım. Ama bugün sizlere Cihan Tuna Arslan’ın kaleme aldığı “Savaşmadan Ölmek Yok” adlı kitaptan bahsederek bu sessizliği bozmuş olayım. Kitabımız toplum baskısından, ötekileştirmekten, tahammülsüzlükten, bastırılmış duygulardan bahsediyor. Ne kadar tanıdık
Merhabalar bugün sizlere Sinan Akyüz’ün kaleme aldığı “İncir Kuşları” adlı kitabından bahsedeceğim. Kurgulanmış eserlerin yanı sıra gerçek olayları ele alan kitaplara karşı ayrı bir ilgim var. İncir Kuşları da yakın dönemde yaşanmış gerçek olaylara dayanıyor.1992'de yaşanan Hristiyan Sırpların, Müslüman Boşnaklara yaptıkları Srebrenitsa (Boşnak) Katliamı'nı anlatıyor. Srebrenitsa katliamı II. Dünya Savaşı'ndan bu yana Avrupa'da gerçekleşmiş en büyük toplu insan kıyımı olması ve Avrupa'daki hukuksal olarak ilk kez belgelenmiş soykırım olması açısından da önem taşıyor.Bende katliamı bu kitapla birlikte öğrendim açıkçası. Hani bazen soruyorsunuz ya kitap okuyorsun tamam da sana ne fayda sağlıyor? Diye bunun gibi birçok fayda sağlıyor emin olun. Kitabı beğendim doğrusu.. Okumaya başlamak istiyorum ama bir türlü kitabımı bulamıyorum diyen arkadaşlar için genelde Sarah jio kitaplarını öneriyorum biliyorsunuz bu önerilerime bu kitabı da ekleyebilirim. Oldukça sürükleyici ve sizi de bu katliam hakkında bilgi sahibi edecek bir kitap. Tabii ki yalnızca kitabı okuyarak bu katliam hakkında yeterli bilgiyi edinemezsiniz ancak kitabı okuyan herkesin katliama dair bir araştırma yapacağından eminim. Merak eden ilgilenen tüm okurlara tavsiye ediyorum.
Keyifli Okumalar ve Huzurlu Günler
Merhabalar size Ömer Faruk Aydın’ın kaleme aldığı “İlk Devre” adlı kitaptan bahsedeceğim. Yazarımızın ilk kitabı. Kitap oldukça sürükleyiciydi diyebilirim. Birçoğunuzu etkileyecek bir aşk hikâyesi kaleme almış yazarımız. 98 sayfalık bir oturuşta okuyabileceğiniz bu romanı aşk türünde okumayı seven arkadaşlar için güzel bir öneri olabileceğini düşündüğüm için paylaşmak istedim. 1999 depreminde ailesini, sevdiklerini ve ilk aşkını kaybeden Ömer ve aşık olduğu gizemli kızın hikayesini okuyacaksınız bu kitapta ve sonunda da güzel bir sürpriz sizi bekliyor olacak. Kitaptan bir alıntı ve arka kapak yazısını da bırakıyorum aşağıya. Yazarımızın emeğine ve kalemine sağlık okuru bol olsun..
#arkakapak
Tam bir yıl geçmişti üstünden Süreyya’yı görmeyeli. Perdede gölgesi gözüktü Süreyya’nın ve balkonun kapısı açılmıştı nihayet. Saçlarının balkondan sarkması gibiydi hayat. İnce bir tele bağlı ve heyecanlı… Dizlerim yara bere içinde seviyordum çocukluk aşkımı. Bana olan bakışlara aldırmadan... Bana baktığını görebiliyordum, dişlerinin parıltısını, teninin kadife gibi oluşunu... İçimizden konuştuk belli bir süre ama sonra çok sürmedi balkon sefası, içeriden Ayten teyze seslendi “Hadi Süreyya düğüne geç kalıcaz” Nerden bilebilirdim ki onu son görüşüm olduğunu.
#alıntı
Belki de sen haklısın Raif Abi.Bizler bir kum tanesiyiz bu hayatta, görülmek ya da görmek bizlerin elinde..
Keyifli Okumalar ve Huzurlu Akşamlar
Merhabalar bugün sizlere Özlem Abut Otluoğlu’nun kaleme aldığı “Veren Gül” adlı kitaptan bahsetmek istiyorum. Beril ve İdil.. Bu iki kadının başından geçenleri bir solukta okuyacağınıza eminim. Yazarımız bu hayat mücadelesini oldukça akıcı bir şekilde anlatmış.. Bu arada kitabı elime ilk aldığımda kapak tasarımı beni meraklandırmıştı kitabı okuduktan sonra da ayrıca bir anlam kazandı. Beril hikayemizin masum karakteri.. İdil ise oldukça hırslı, para, güç ve prestij isteyen bir karakter. Berilin saflığı , onu yaşadığı toplumda bir öteki yapıyor.. Nasıl mı? Kendisine aşık olduğunu sandığı bir adamla evlendikten sonra hayat kadını oluyor beril. Toplumdan dışlanan, bulunduğu konuma ne şartlarda geldiği asla sorgulanmayan ama ısrarla damgalanan hayat kadınlarından sadece birisi.. Ve sonra bizlerin asla sorgulamadığı bir hayat mücadelesi ile baş başa kalıyor. Peki İdil? İdil istediği paraya ve prestije ulaşıyor.. Ve bu iki zıt karakterin yolları nasıl mı kesişiyor? Ya Beril bir öteki olarak nasıl devam ediyor hayatına? Paraya ve prestije sahip olan İdil de eksik kalan ne? Ee cevaplar kitapta.. Meraklanan okumak isteyen tüm okurları kitabı okumaya davet ediyorum. Yazarımızın emeğine ve kalemine sağlık okuru bol olsun..
Bir kadının mahremine arsızca saldırmak; cinayetle eşdeğerdir.
Merhabalar bugün sizlere Victor Hugo’nun kaleme aldığı “Bir İdam Mahkûmunun Son Günü” adlı kitaptan bahsetmek istiyorum. Birçoğunuz mutlaka görmüş veya okumuşsunuzdur bu kitabı. Kitap önsözleri çok değerlidir farkındayım ama önsözleri o kadar da keyifli okuyamayan okurlardanım. Ancak bu kitabın önsözünü uzun olmasına rağmen büyük bir ilgiyle okudum ve kitabı okuyacak okurlar içinde önsözü atlamadan sabırla okumalarını tavsiye ederim. Victor Hugo bu eserinde, İdam cezasının toplumdaki bireyleri suç işlemekten caydırmak için yararlı bir ceza yöntemi olmadığını savunur. Kitaptan oldukça etkilendiğimi belirtmeliyim. Kitapta bahsedilen dönemde idamın meydanlarda tüm halk tarafından ki buna çocuklar da dâhil coşkuyla karşılanması beni biraz sarstı. Giyotin ile infaz edilecek bir idam mahkûmunun yaşadığı duyguları okurken giyotin nedir nasıl bir şeydir araştırmayı da ihmal etmedim tabii ki. Ancak gördüğüm manzara çok hoş değildi.. İdam karşıtı veyahut idam yancısı değilim bu konuda fazlasıyla nötrüm aslında bu kitapla birlikte ise idamı idam mahkûmundan öğrenme ve anlama şansını yakaladım. Benim için zorlu bir deneyimdi. Ne zaman ve nasıl öleceğini bilen bir idam mahkûmunun son zamanlarına eşlik etmek isteyen her okura şiddetle tavsiye ediyorum bu kitabı. Aşağıya kitaptan beni etkileyen birkaç alıntıyı da bırakacağım keyifli okumalar ve huzurlu akşamlar diliyorum herkese..
#alıntılar
Bütün insanlar sonu belirsiz bir infaza mâhkumdur.
Zindancının yeterli olduğu yerde cellada gerek yoktur.
Geleneklerin yozlaşmasını sanatın çöküşü izler.
Keyifli Okumalar ve Huzurlu Akşamlar
Merhabalar bugün sizlere Atilla Buğra’nın kaleme aldığı “Bir Zamanlar Ben” adlı kitabından bahsedeceğim. 102 sayfalık bu kitaba başlamam ile bitirmem bir oldu diyebilirim. Zaman zaman sizleri gülümsetecek zaman zaman hüzünlendirecek satırların olduğu sıcacık bir hikaye okudum. Çocukluğumdan bugünüme güzel bir yolculuktu.. İçeriği hakkında daha detaylı bilgi edinmeniz adına arka kapak yazısını da bırakıyorum aşağıya. Yazarımızın emeğine ve kalemine sağlık okuru bol olsun..
#arkakapak
“Aslında hepimizin içinde bu iyi çalışan makinesinden var. Bazen çalıştırıyoruz ve kendimizi iyi hissettiğimiz bir zamana gidiyoruz. Ya da çoğumuzun yaptığı gibi sadece içimizdeki zehri akıtmak istediğimizde o uğursuz zamanlara dönüp geliyoruz. Sizi bilmem ama ben geçmişte yaşayan biriyim ve bu makine benim en değerli parçam.”
Her şeyin bir masal gibi başladığı o çocukluk günlerinizi hatırlıyormusunuz? Ya sonrasında gelen hayatın ilk zorluklarını? Peki, bu sorunların ne kadarına hazırlıklıydınız? Ya da ne kadarına hazırlıksız yakalandınız?
Bir Zamanlar Ben, çocukluğunuza ve gençliğinize dair anılarınızı yeniden canlandıracak, bir solukta okuyacağınız, duygu yüklü bir hikayedir.
Keyifli Okumalar ve Huzurlu Akşamlar
Merhabalar bugün sizlere Oya Akçizmeci’nin kaleme aldığı “Ümit Penceresi” adlı kitaptan bahsedeceğim. Öncellikle kitaptaki olay örgümüz 1934 -1980 yılları arasında geçiyor. İstanbul’da yaşayan Hayriye Muallim mektebini üstün başarı ile tamamlar ve Erzurum da bir okula Müdüre olarak atanır. Erzurum da lojmanda kalacaktır Hayriye. Tüm hazırlıklar yapıldıktan sonra annesi ve babası ile bir hafta sürecek tren yolculuğuna çıkar. Aynı trende karşılaştığı Tekirdağ da yaşayan Osman da Erzurum da bir okula matematik öğretmeni olarak atanmıştır. Tren de karşılaşan bu iki genç Erzurumda da birbirlerini yalnız bırakmayacaklardır tabii ki.. Kitap belki klasik bir aşk hikayesi gibi görünebilir ama daha çok geçmişten birçok geleneği, Atatürk’ün ölümünü ,seksen darbesini ve o gün ki Türkiye’nin ilerleyişini sığdırmış yazarımız satırlarına.. Cumhuriyet ilan edileli on yılı geçmiş ülke olarak büyük seferberlik halinde olduğumuz o yıllarda tahmin edersiniz ki öğretmenlerimize çok iş düşmüş Hayriye’de bu öğretmenlerden biri ve açtığı okuma-yazma ve dikiş nakış kursları ile canla başla çalışarak ülkesine hizmet etmektedir. Ancak çalkantılı aile hayatları Hayriye’nin de Osman’ın da yakasını bırakmaz deyip daha fazla spoiler vermeden burada bırakayım. Kitap müthiş bir sürükleyiciliğe sahip gerçekten. Kah üzüldüm kah sevindim denir ya öyleydi sahi.. Türü seven tüm okurlara tavsiye ediyorum. Yazarımızın emeğine ve kalemine sağlık okuru bol olsun..
Keyifli Okumalar ve Huzurlu Akşamlar
Merhabalar bugün sizlere Şermin Yaşarın “Gelirken Ekmek Al” adlı kitabından bahsedeceğim. Kitabımız hepsi birbirinden güzel 18 öyküden oluşuyor. Böyle sıcacık ve hikayenin sonuna geldiğinizde tüylerinizi diken eden öyküleri barındıran kitapları çok seviyorum. Bu kitapta da beğendiğim ve tekrar tekrar okuduğum bazı favorilerim oldu tabii ki.. Kız Kim?, Bize Bi Çay, Barıştık, Aşk Olsun, Topuğumuz ve kitaba ismini veren Gelirken Ekmek Al bu kitaptaki favorilerimden.. Özellikle bu karantina günlerinde birçok okurun yeni bir yazar, yeni bir kalem arayışında olduğunu ve güzel önerilere ihtiyacı olacağını düşünüyorum. Yoruma beğendiğiniz, etkisinde kaldığınız veyahut şuan okumakta olduğunuz kitapları bırakırsanız çok sevinirim Yorumlarda buluşalım öyleyse..
Keyifli Okumalar ve Huzurlu Akşamlar
Merhabalar bugün sizlere Ahmet Ümit’in “Kavim” adlı kitabından bahsedeceğim. Bir polisiye sever olarak Ahmet ümit kalemi ile yeni yeni kaynaşıyorum diyebilirim. Bu yazarın okuduğum üçüncü kitabıydı. Okuma grubumla birlikte bu ay okumaya karar verdiğimiz bu kitap ile birlikte nisan ayı için gizem, merak ve aksiyon kotamı doldurmuş olabilirim. Aslında polisiye romanlarda sıklıkla karşılaştığımız intikam kaynaklı cinayetlerden birini kaleme almış yazar ancak olay örgüsüne dini bilgiler ve motiflerle bir dolgu yapmış diyebilirim. Başkomiser Nevzat ve ekibiyle uzun soluklu heyecan dolu bir yolculuktu benim için. Her ay bir Ahmet Ümit kitabı okuyarak yazarın tüm kitapları hakkında sizleri bilgilendireceğim. Gerçekten çok beğendiğim bir kitap oldu polisiye severlere veyahut tanışmak isteyen tüm okurlara şiddetle tavsiye ediyorum.
Merhabalar bugün sizlere Hatice Kübra Tongar’ın “Allahım Ben Geldim” adlı kitabından bahsetmek istiyorum. Yazarın uzun zamandır takipçisiyim ancak kalemi ile tanışmam bu kitapla birlikte oldu. Yazarın ilgi alanıma girmesinin en büyük sebeplerinden birisi Sosyolog ve Aile Danışmanı olması. Aynı zaman da çocuk gelişimci diye biliyorum. Yazarı araştırdığınızda ailelerin çocuklarla olan iletişiminden bahseden ve aynı zamanda çocuklara dinin öğretilmesinde annelere yardımcı olacak harika kitapları var. Bu kitabında da yazarımız kendisinin de dediği gibi 10-100 yaş arasındaki tüm okurlarını muhatap alarak yazmış satırlarını. Kapağından da anlayacağınız üzere Namaz kılmak için 10 harika sebep üzerinde durmuş. Ben keyifle okudum türle ilgilenen bu sebepleri merak eden tüm okurlara da tavsiye ediyorum aynı zamanda çocuklarınıza veyahut kardeşlerinize de rahatlıkla önerebileceğiniz bir kitap.Dili o kadar samimi o kadar içten ki.. elime almam ile bitirmem bir oldu.. Kitabı okuyacak olan tüm okurlara şimdiden keyifli okumalar diliyorum..
Keyifli Okumalar ve Huzurlu Akşamlar
