96 syf.
10/10 puan verdi
Fallus konusunda çok yaygın bir kanı var. O da, erkeklik organı ile eşanlamlı olduğuna dair bir kanı. Burada aslında dünyaya hakim eril söylemin bir yansıması olduğunu düşünüyorum. Çünkü Nietzsche'nin güç istencinin, Freud'un oedipus kompleksi döneminde ortaya çıkma sürecini yaşayan türün 'erkek' olduğu ve iktidarın doğasının erkeklikle, yani penisle eşitleme gibi bir yanılsamanın hakim olduğunu görüyorum. Jaques Lacan da Fallus'u anlatırken buna derin bir açıklama getirmiş. ve Fallus'u 'eksiklik' ile eşitlemiştir. Yani fallus ne penistir ne de güç istenci... İstencin doğurduğu arzunun ulaşamadığı ve kendisini tatmin edemediği o eksik kısımda tanımlar Fallus'u. Lacan'ın bu tespiti gerçekten olağanüstüdür. Çünkü kullan, tüket, yıprat ve at anlayışıyla yeni dünya düzenini (marketing) içindeki o eksik yanı ile yaratmıştır insanlık. Ataerkil düzen içerisinde söylem ve algı kadar psikoloji de yine bu mantığa göre şekillenip evriliyor. Dünya anaerkil bir düzene evrilmiş olsaydı eğer belki bugün bambaşka bir söylem, algı ve psikolojik tespitleri okuyor olacaktık. İnsanlık olarak bugünkü durumumuzdan çok daha iyi olacağından da eminim. Kitap kısa olmasına rağmen yer yer zorlayıcı bir dile de sahip. Okurken araştırmasını yapacağınız bir çok terimle karşılaşabilirsiniz, sözlüklerinizi açın derim. Keyifli okumalar.
Fallus'un Anlamı
Fallus'un AnlamıJacques Lacan · Altıkırkbeş Yayınları · 1994177 okunma
1/10 puan verdi
Nietzsche'nin yazmış olduğu kitaplarından çok, tutmuş olduğu notlarından hareket edilerek oluşturulmuş bir kitap. Bilindiği üzere Nietzsche'nin notlarını kamuoyuna yayan kişi kardeşi olup, bu notlarda ciddi oynama yaptığı ortaya çıkmıştı. Kitapta özellikle faşizm övgüsü, öncesinde Bismarck ve alman imparatorluğu güzellemesi yaptığı işlenip durmuş. Kardeşinin üzerinde oynadığı bölümler de bunlar olunca yazarın bu dayanağı muhakkak sorgulanmalı diye düşünüyorum. Çünkü Nietzsche'nin güç istenci ve üstinsan kavramları faşizmi ve emperyalizmi anlatmaz. Bunun dışında yazarın da açık bir şekilde Nietzsche alıntılarından hareket ederek öznel ve yanlış yorumlar getirmiş olduğunu görüyoruz. Bir ara Nietzsche'yi politika bilmemekle bile suçlar duruma gelmiş. Bu içeriği yüzünden yarım bıraktım. Bu kitap Nietzsche'yi yanlış tanıtmaktadır. Yazarı ne de olsa hegel diyaketiğini benimsemiş bir isim. Ancak böyle biri bu kitabı yazma cüreti gösterebilirdi, göstermiş de...
Nietzsche
NietzscheGeorg Lukács · Epos Yayınları · 201412 okunma
Reklam
104 syf.
10/10 puan verdi
insanın kaderi kendisidir. benim kaderden anladığım şey, duygu, istek ya da arzuların olumluluk-olumsuzluk, iyi-kötü, imkanlılık-imkansızlık gibi bir çok ikilem içerisinde gerçekleşen çatışmayla ortaya çıkan ve insanın bunda son belirleyici olduğu ve açılan bu yolda yürümesi meselesidir. Nietzsche de çatışmalardan doğan bu yolu yürürken
Kaderini Sev, Çünkü Aslında Hayatın Bu - Nietzsche
Kaderini Sev, Çünkü Aslında Hayatın Bu - NietzscheTaner Şanlıoğlu · Destek Yayınları · 20202,798 okunma
393 syf.
10/10 puan verdi
Nietzsche ve fikir dünyası üzerine yazılmış belki de en önemli eser bu diyebilirim. Nietzsche İsviçre'nin Silsmaria köyünde doğa yürüyüşünde bulunurken denk geldiği bir kaya parçası ile büyük bir uyanış gerçekleştirir. çünkü gördüğü o kaya antik Sisifos efsanesinde bahsedilen kayanın ta kendisidir. ve Nietzsche şen bilim kitabında şunu
Nietzsche ve Kısırdöngü
Nietzsche ve KısırdöngüPierre Klossowski · Kabalcı Yayıncılık · 199917 okunma
8/10 puan verdi
bugüne değin edindiğiniz bütün değerlerinizi gözünüzün önüne getirin tek tek. ve artık değer olarak varsaydığınız ve aslında toplumsal refleksten ötürü böyle bir güdülenmeye giderek bunu yaptığınızı gördükten sonra edinmiş olduğunuz bütün değerlerin anlamını yitirdiğini düşünün. nihilizimin doğuşu da tam olarak buradan başlar. ancak nihilizm, ne
Nihilizm
NihilizmBülent Diken · Ayrıntı Yayınları · 201126 okunma
370 syf.
10/10 puan verdi
Ne istediğini bilmeyen, daha kötüsü, bildiğini sandığı halde bilmeyen insanlığın içinde düştüğü varoluşsal bir paradoksu anlatıyor bizlere Baudrillard. İnsanlara, gerçeği mi bilmek istersin yalanı mı? diye sorduğunuzda hemen herkesin size söyleyeceği şey ''Tabi ki gerçeği'' olacaktır. Ancak aynı insanlık değerleri yok eden bir ilişki biçimi
Simgesel Değiş Tokuş ve Ölüm
Simgesel Değiş Tokuş ve ÖlümJean Baudrillard · Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi · 200953 okunma
Reklam
107 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.