Marcus Aurelius'un deyişiyle: Biz tıpkı bir bağ kütüğü gibi yemiş vermek için yaşarız; dünya düzeninin bütünü içindeki yerimizi doldurmak, dünya planında payımıza düşeni gerçekleştirmek, sonra da yerimizi başkasına bırakmak için yaşarız.
Bu söylemden yola çıkarak söylemek isterim:
Kendimizle, sukunet, dinginlik, içtenliğimiz ile kendimizi