İtiraf edeyim ki, bu kadar çok yapma şeyin sürekli olarak doğanın imdadına çağrılması beni kuşkulandırıyor. Montaigne’in şu sözü aklıma geldi: "Kadınlarımızın, herkese gösteriş yapmak için boyanıp süslenmeden önce odalarına girmemizi istememelerinin nedeni ne utangaçlık, ne incelik, ne de sakınmadır." Pierre Louys’nin hayal ettiği "Trypheme"de güzel cinsi, herkesten gördüğü gibi, üstünlüklerini açık­ça göstermesinden, kırlarda ve sokaklarda çırılçıplak dolaşma alışkanlı­ğından, yazarın düşündüğü sonuçlar mı, yoksa bunların tersi mi doğar? Erkeğin öbür cinse karşı duyduğu arzu bu yüzden çok azalır mı? İşte bu konuda kuşkudayım. Bayan Quinault şöyle diyordu: "Gözlerden saklandığı için bizde bu kadar güzel ve o kadar da aşağılık duygular uyandıran nesneler her zaman gözümüzün önünde olsaydı acaba onlara karşı soğuk ve kayıtsız durabilir miydik, anlaşılması gereken şey işte bu; çünkü bu tür örnekler vardır." Şunu da söyleyeyim ki, "Tryphöme"in gerçekleştiği ilkel topluluklar vardır, (hiç olmazsa elli yıl önce, daha misyoner ayağı basmadan vardı), hem de en güzel topluluklardır bunlar; örneğin 1835’de Darwin gittiğinde, Tahiti böyleydi. Birkaç sayfada yerlilerin gözalıcı güzelliğini heyecanla anlattıktan sonra şöyle diyor: "İtiraf ederim ki, kadınlar beni bir parça hayal kırıklığına uğrattı­lar, hiç de erkekler kadar güzel değiller." Daha ilerde, bu güzellik eksikliğini süslerle karşılama çabalarını gördükten sonra şunu söylüyor: "Özet olarak, erkeklerden çok kadınlar bir şeyler giyselerdi daha yararlarına olurdu sanıyorum."
SON SÖZ Kimi iktidar sahiplerinin, iktidarlarını ve/ya siyasetlerini sürdürmek için birtakım akıl almaz işlere girişmeleri ile zaman zaman karşılaşılması toplumların hayatında kaçınılmaz bir olgudur. 1940 yıllarının CHP iktidarı da, ‘altı ok’ ile belirtilen ilkelerinden biri “milliyetçilik” olduğu halde, sırf bir siyaset yönlendirmesi
Reklam
Güzel özet..
Sabahtan yemek saatine kadar kırk hastayla ilgilenmek fiziksel olarak imkansızdı, bu da ister istemez aldatmaca yol açıyordu. Yıl içinde on iki bin hastayla ilgilenilmiş, kısaca on iki bin insan aldatılmış demekti.
Sayfa 21
Geri129
296 öğeden 291 ile 296 arasındakiler gösteriliyor.