Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
benim babam hamaldır güzelim her akşam çarşıdan anneme bir kucak aşk taşır benim annem hamaldır güzelim sabahtan akşama babama aş yerine aşk pişirir
Rainer Maria Rilke
Birinci Ağıt Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
Reklam
Melafon - 1.Bölüm | "O bir canavar icadı"
wattpad.com/story/340223947... Fakirdik, cepleri paralarla taşan ama insanlığı, söküldüğü yerden eksilen birer çulsuzun tekiydik. -Fredric Her şey o gün can yoldaşım Raun ile benim ortaya bir fikir atmamızla başladı. Daha
Koray Avcı'nın en sevdiğim şiiri
Sonra dersin ki Neden bu kadar çok sigara içersin? İçerim işte Ben yazmayı pek bilmem dünya güzelim Sadece geceler ışığı kovalarken Gelir aklıma birkaç kelime Şafak söker ben hala oturduğum yerde sayıklarım o şarkıyı Bazı bazı dem tutar kirpiklerim Dans eder damlalarla Bir türkünün ezgisi gibi temizlenir gözbebeklerim Garip gelir akşamlara kadar
Çoğumuz kendi suçumuzmuş gibi yoksulluğumuzdan utanırız.
Mahalle Mektebi uzak… Kış, soğuk, kar… Paltom yok… Üşüyorum, ellerim donuyor. Annem haki renkli kalın bezden bir çanta dikti bana. Kitabımı, defterimi çantama koyuyorum. Soğukta elim üşüdüğünden çantayı tutamazdım, kolumun altına sıkıştırırdım; soğuktan korunmak için elimi de çantanın altına alırdım. Okul dönüşü eve gelince ellerim sızım sızım
AHMED ARİF, “HASRETİNDEN PRANGALAR ESKİTTİM” KİTABININ YAYINLANMASINI ANLATIYOR. Cüneyt Arcayürek arkadaşım. O zaman Hürriyet gazetesinin Ankara temsilcisi. Bir gün bana dedi ki: “Bobin artığı sonsuz kâğıt var. Senin kitabını basalım. Hürriyet gazetesinin satıldığı her büfeye koyarız. Peşin de sana elli bin lira verelim. Bütün geliri de senin
Reklam
Annem Babam ve Çocukları
Hayatımı değerli kılan anneme ve babama derin bir sevgi ve sonsuz bir saygıyla… Geceleri yoksuluz Sabahları -gün ışığında- çok daha yoksul… Annem öğretmişti; “El etek açmayalım…/ namerde muhtaç olmayalım” diye Dört kardeş -saçlarımızda güneş, gözlerimizde deniz- Acımızı dörde böler Aramızda eşitçe pay ederdik yoksulluğu… Babam; İstanbul’u mesken
Ne anam var, ne babam. Ne yurdum var, ne tanrım. Ne beşiğim var, ne kefenim. Ne sevgilim, ne aşkım, ne evim barkım. Tam üç gün var açım, komadım ağzıma bir lokma. Veririm ömrümün yirmi yılını, gücümü kuvvetimi, varımı yoğumu. Kim alacak onları? Hiç kimse. Şeytan isteyecek onları benden. Bu tertemiz yüreği, bu iyi kalbi Ne diye çalıp öldürmemeli? Alacaklar gelip bir gün beni, koyacaklar kutsal, karanlık toprağa. Gelecek bir ot uzanacak alacak şu güzelim yüreğimden gücümü. Çevirenler: A. KADİR - Asım BEZİRCİ
Attila József
Attila József
Yaramazlara biraz batar!
Diken Yaramazlara biraz batar! Dayakçı öğretmen, yoksulluk, faşizm ve bize dair… 24/12/2021 19:56
130 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.