Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çıktım erik dalına…
Prof. Dr. Mehmet Çelik ... Yûnus Emre'nin; Çıktım erik dalına anda yedim üzümü Bostan ıssı geldi eydür uğruladun kozumu
Diyalektik 2 – Şeref, Bilgelik, Sanat
*_Düşünce_ _Buda: Her şey düşüncedir. Ne düşünüyorsak o oluruz. Bize düşüncelerimiz şekil verir. Hepimiz düşüncelerimizden doğarız. Bu dünyayı yaratan, zihnimizdir. Bu dünyayı bir hava kabarcığı, bir serap gibi düşün. Dünyayı böyle gören kişiyi ölüm görmez. Biz, içselliğimizin meyvesiyiz. İçimizde ne varsa biz oyuz. Bizi biz yapan zihnimizdir.
Reklam
Kelimeleri Hakikatin Emrine Verenler Garib Çoban
Kelimeleri Hakikatin Emrine Verenler Garib Çoban Kalbi muhabbet arayan bir Garib’in gönlüne girip dua alamayan, onbir aylık yoldan gelen misafiri dünyalık putlarınla ağırlamaya kalkma yolda kalırsın buyurdu Şahım. Canı dilden iste, g/özüne verirsen dünyayı g/öremezsin gönül evini her nefesinde yakarışında dedi Ulular. Gönlüne hizmet etmek için
SOKRATES’İN SAVUNMASI
••• Atinalılar! Beni suçlayanların üzerinizdeki tesirini bilemiyorum; fakat sözleri o kadar kandırıcı idi ki ben kendi hesabıma onları dinlerken az daha kim olduğumu unutuyordum. Böyle olmakla beraber, inanın ki doğru tek söz bile söylememişlerdir. Ancak, uydurdukları birçok yalanlar arasında, beni usta bir hatip diye göstererek sözlerimin
"İSTANBUL: İDRAKTİR!.."
- “Eğer bugün İstanbul elimizden çıksa, pek çok insanın Müslümanlıktan çıkması kolaylaşır” deniliyor. Buradan, İstanbul’un hâlâ daha bir duruşunun, İslâm dünyasının geleceğine dair önemli bir rolünün olduğunu söyleyebilir miyiz?" - "Elbette öyledir. Abdurrahman Bistamî’nin deyişiyle, “Güneşin delile ihtiyacı yoktur.” Bunu en iyi karşı-hakikat’in mensupları biliyor: Öyle olmasaydı İstanbul’un Fethinin 550. yıldönümünde ABD’nin Ohio eyaletindeki Grove City kentinde toplanan 43 bin Evangelistin ana konusu Fatih Sultan Mehmed ve İstanbul’un fethi, olur muydu? İstanbul, yalnızca yeni bir hakikat ve bu hakikate dayanan yeni bir siyasetin imkânlarını taşımıyor; aynı zamanda kapitalist sömürgeci dünya düzenine karşı, insanca yaşayabilmenin ümidini de taşıyor. Kahire ve Tahran ya da başka bir şehir, vicdanî bir çığlık olabilir; ama İstanbul aynı zamanda bir idraktir. (Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu-Mostar dergisi, Mayıs 2006, sayı: 15)
"PAX OTTOMANİCA ve PAX ROMANİCA..."
-"...İSTANBUL, yukarıda işaret edilen çerçevede devletleşmiş ve medeniyetleşmiş kültürlerin bulunduğu bir coğrafî havzadadır. Kendisi de bir devlet ve medeniyettir; dolayısıyla bir artı-değer merkezidir. Kadim dönemde fetihler, artı-değerlerin temerküz ettiği merkezlere yöneliktir. Örnek olarak, Osmanlılar Kuzey Afrika’yı fethettikten sonra,
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.