Helen
@helendamla
“I open at the close.”
Sepeti çok ağır, bohçası da büyüktü. Fakat yine de maddi yüklerde ciddi bir ağırlık olmadığını keşfetmiş insanlar gibi yüklenmişti onları.
Sayfa 117 - MartıKitabı okuyor
Okur Takip Önerileri
Arada anılarının avına çıkarlardı. Sanki mutluluğun tam olabilmesi için karşılaştırması gerekiyordu! Kafasından adlar ve hayaller geçiyordu. Sonra bu düşten çıkıyor, başını yavaş yavaş sallıyordu.
Sayfa 73 - YKY
Hayatta öyle şeyler, olaylar vardır ki, ona iki kere başlamak, kurmak elde değildir. Ya ilkinde başarır kazanırsın ya da bir daha yanına bile yaklaşamazsın. Bitmiştir. İkisinin ortası yoktur.
Sayfa 60 - YKY
En iyi insana nasıl ulaşılır? Bu ilk başlarda yalnızca daha iyi çocuklar doğurmayı ummakla yetinmişler ama zamanla çocuklar doğarken ne kadar farklı olsalar da asıl değişimin sonradan eğitimle geldiğini anlamışlar.
Sayfa 81 - Olimpos
Pek çok flörtün ‘temel konusu’ elbette cinsel çekimdir. Daha sonra iki mizacın elverdiği ölçüde zamanla bir dostluk gelişir. Ardından evlilik gelir ki bu süreçte ya yavaşça büyüyen, arkadaşlığa dayalı, ilişkilerin en derin, en hassas olanı yinelenen aşk ateşiyle ısınır ve aydınlanır ya da süreç tersine işler, aşk soğur ve söner, bir arkadaşlık gelişmez, ilişkinin tüm güzelliği küle döner.
Sayfa 124 - Olimpos
Çocuklar her an bir şeyler oynuyor ya da bazen de kendi başlarına sakin keşiflere çıkıyorlardı. İlk başlarda ne zaman okula gittiklerini merak ederdim ancak kısa zamanda hiç gitmediklerini anladım. En azından farkında olarak… Eğitim sürekliydi ama okul yoktu.
Sayfa 143 - Olimpos
“Bizler en çok iki yeti için çaba gösteririz,” dedi Somel. “Asil bir hayat için bize göre gerekli olan bu iki yeti engin muhakeme yetisi ve iyi kullanılmış iradedir. Çocukluk ve gençlik boyunca en büyük çabayı bu becerilerin geliştirilmesine harcarız: bireysel muhakeme ve irade.”
Sayfa 143 - Olimpos
Bu kadınlar geçmişlerini yok sayarak cesaretle geleceklerini inşa ediyorlardı.
Sayfa 148 - Olimpos
“Geçmişe hiç saygınız yok mu? Ata analarınızın düşündüklerine ve inandıklarına?”
“Elbette hayır,” dedi. “Neden olsun ki? Onlar artık yok. Bizim bildiklerimizden daha azını biliyorlardı. Eğer onların ilerisinde değilsek ne onlara ne de bizden ileri olacak çocuklarımıza layık değiliz demektir.”
Sayfa 148 - Olimpos
Bizim Tanrı dediğimiz içimizde olan ve daha fazlasını istediğimiz Her Yeri Saran Güç, Ebedi Ruh’tur.
Sayfa 150 - Olimpos