Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ağıl

Ağıl
@helvegen
wedontknow
40 okur puanı
Aralık 2019 tarihinde katıldı
İnsanların çoğu psikolojik çatışmalardan nefret eder. Bu sebeple, zor toplumsal meseleler hakkında ciddi bir şekilde düşünmekten kaçınırlar ve bu meselelerin onlara basit, siyah beyaz tonlarda sunulmasını isterler: Bu tamamen iyidir, şu tamamen kötüdür.
Sayfa 167
Reklam
Doğa kendi başının çaresine bakar: Her türlü insan toplumundan önce, kendiliğinden oluşmuş bir şeydir ve sayısız yüzyıl boyunca birçok farklı insan toplumu, ona aşırı bir zarar vermeden doğa ile birlikte var olmuştur. Yalnızca Sanayi Devrimi ile birlikte insan toplumunun doğa üzerindeki etkileri gerçekten yıkıcı bir hal almaya başlamıştır. Doğa üzerindeki baskıyı azaltmak için yeni ve özel bir toplumsal sistem yaratmaya gerek yoktur; gerekli olan tek şey, endüstriyel toplumu ortadan kaldırmaktır. Bunun tüm problemleri çözmeyeceği doğrudur.
Sayfa 165
Eğer devletin hayatınıza şu anda çok fazla karıştığını düşünüyorsanız, devletin çocuklarınızın genetik kompozisyonunu düzenlemeye başlamasına kadar bekleyin. Bu tarz bir düzenleme, insanların genetik olarak tasarlanmaya başlamasını takip edecektir; çünkü kontrol edilmeyen genetik mühendisliğinin sonuçları felaket olacaktır.
Sayfa 108

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Politik olarak doğru olmayan” terminoloji hakkında en hassas olan kişiler, ortalama bir siyah kenar mahalle sakini, Asyalı bir göçmen, şiddet gören bir kadın ya da engelli bir kişi değil; fakat çoğu “ezilmiş” bir gruba mensup dahi olmayan, aksine toplumun ayrıcalıklı bir kesiminden gelen, azınlık bir aktivist grubudur. Politik doğruculuğun en güçlü kalesini, yüksek maaşlı güvenli işlere sahip olan ve çoğunluğunu orta, üst-orta sınıf ailelerden gelen beyaz heteroseksüel erkeklerin oluşturduğu üniversite profesörleri oluşturmaktadır.
Hiç­bir şeyin, ama hiçbir şeyin önemi yoktu ve ben bunun niçin böyle olduğunu biliyordum. O da bunun sebebini bilmekteydi. Geçirmiş olduğum bu saçma, boş hayat bo­yunca geleceğimin derinliklerinden ve henüz gelmemiş yılların arasından karanlık bir soluk bana doğru yükseli­yor; bu soluk, geçtiği yerde, yaşadığım yollardan daha gerçek olmayan o gelecek yıllar için vaat edilen bütün şeyleri aynı hizaya getiriyordu. Başkalarının ölümünün, bir annenin sevgisinin, onun Tanrısının, seçilen yaşamla­rın, kaderlerin ne önemi vardı benim için, değil mi ki beni de, onun gibi benim kardeşim olduklarını söyleyen milyarlarca imtiyazlıyı da bir tek kader seçecekti. Anlı­yor muydu bunu, anlayabiliyor muydu acaba?
Sayfa 109
Reklam
Ama nerede bir canlı buldumsa, orada itaat hakkında konuşulduğunu da duydum. Her canlı bir itaat edendir. Ve şuydu ikinci duyduğum: kendi kendine itaat edemeyene emredilir. Böyledir canlıların doğası.
Sayfa 111
Pek çok asker görüyorum: pek çok savaşçı görsem keşke!
Sayfa 41
Bir çift sözüm var bedeni aşağılayanlara. Ne yeni bir şey öğrensinler, ne de yeni bir şey öğretsinler, sadece kendi bedenlerine hoşça kal desinler ve böylece sussunlar.
Sayfa 27
Herkes aynı şeyi ister, herkes aynıdır: başka türlü hisseden kendi ayağıyla gider tımarhaneye. "Eskiden tüm dünya deliydi," -der en akıllılar ve göz kırparlar.
Sayfa 12
İnsanoğlu, ham ve yoğrulabilir bir varlık olarak sonsuz bir ihtimaller evreninin içine doğar. Her bir bebek neredeyse her şey olabilme potansiyeline sahiptir. Fakat böyle sonsuz ve sınırsız bir olasılık evreninin içinde hiçbir şey olamayız.