Türk Diplomatı Hayrete Düşüren İngiliz Müezzin
Muzaffer Efendi Hazretleri, vaktiyle Londra'da diplomat olarak vazîfe yapan Enis Akaygen Bey'in şâhid olduğu ibretlik bir hâdiseyi şöyle nakletmişlerdi:
Merhûm Enis Akaygen Bey, Londra'da diplomat olarak vazîfe yaptığı günlerde, hem ibâdet ve hem de yeni gelen müslümanları ziyâret maksadıyla, orada
DİLE GELMELİYDİ AYNA
Uzun uzun bakıyorum gözlerimin elasına, zira yirmi yıl baktığı rengi görmemiş gözlerim. Kayboluyorum, yeşil ile kahvenin birbirine karıştığı bulanıklıkta. Saçlarıma düşen kar tanelerini izliyorum sonra. Zaman ağartmamış, kumralıma bulut katmış, eskitmemiş, izlerini bıraksa da. Buklelerimi aşağıya doğru çekip tekrar kıvrılışını izliyorum. Yaramaz
Kemal sayar güncel
Camus, Veba’yı yazdığında temel meselenin şehri kuşatan değil bizi içten içe çürüten veba olduğunu düşünüyordu. Ona göre, salgın günlerinde insanda takdir edilecek şeyler kınanacak şeylerden daha fazlaydı. ‘Kışın ortasında, içimde mağlup edilemez bir yaz olduğunu fark ettim’ diye yazacaktı.
Yaşadığımız şu salgın günleri bize günlük hayatın
Hâlâ uyuyamamışsanız sevgili okurlarım, anılarının izini sürerek kaybettiği sevgilinin suretini arayan mutsuz aşık olur, şehrin her kapısını açar , afyon icilen her odada, hikaye anlatilan her mecliste, şarki söylenen her evde kendi geçmişimi ve sevgilimin geçmişini ararım bu uzun yolculuklarım sırasında hafızam ve hayal gücüm ve oradan oraya sürüklenen benim hayallerim yorgun düşüp pes etmemişse hâlâ, en sonunda uyku ile uyanıklık arasinda o mutlu belirsizlik anılarının birinde önüme çıkan ilk tanıdık mekana, uzam bir dostun evine yada yakin bir akrabamın boş kalmış konağına girer, belleğimin unutulmuş köşelerini yoklar gibi kapıları aça aça bulduğum odaların sonuncusuna girer, mumu söndürüp yatağa yatıp, uzak, yabanci ve tuhaf nesnelerin arasında uyurum
der Orhan Pamuk 😊
Her insan bir hikaye ama her insan bir gündüz gibi değil.Gündüz gibi görünürken, aslında bir tarafının ışıkları hep kapalı, orası hep gece.
Bu yüzden herkesin kendine bile bahsedemediği hüzünleri, kırgınlıkları, “görmesinler” dedikleri tarafları var.
Birine söz söylemeden önce, onun da en az sizin kadar zorlu bir hayat mücadelesi içinde olup, kendi hikayesini mutlu kılmaya çalıştığını unutmayın.
Çünkü görüntümüz, sadece göstermek istediğimiz tarafımız.
Gerisi hikayemizde saklı.
Ve iyi insan olmak demek, hikayesini bilmeden de insanı anlamakta, sevmekte saklı...
Arda Erel
Kimliksiz kişilik
Her insan kendini aramış bir yerlerde. Farklı yollarda, ilimlerde, şehirlerde... Kimin aradığını ne kadar bulduğu da şüpheli... Gerçekten bulabilir mi insan kendini?!! Olmak istediği midir yoksa olduğu mudur insanın kendisi?!! Bunun cevabını bilmiyorum ama her hikayenin bu şekilde başladığını biliyorum. Ben kimim diyen kendi hikayesini başlatıyor.